Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi, bireyin hayatı üzerinde bir kontrol duygusu kazanmasına yardımcı olmayı hedefler. Öncelikli olarak kullanılan tedavi yöntemi psikoterapidir. Buna destek olması için ilaç tedavisinden de faydalanılması mümkündür. Bu tedavi yöntemlerini birleştirmek, bireyin semptomları ile başa çıkma becerisini geliştirmesine, kendisi, başkaları, gelecek ve dünya hakkında daha iyi düşünmesine, belirtilerin tekrar ortaya çıkması durumunda bunlarla baş etme yollarını öğrenmesine, anksiyete ya da depresyon gibi travmatik deneyimler ile ilgili diğer sorunların tedavisine, alkol veya uyuşturucuların kötüye kullanımından kaçınmasına yardımcı olacaktır.
Travma sonrası stres bozukluğu tedavisindeöncelikli olarak kullanılan yöntem, psikoterapidir. Aynı zamanda konuşma terapisi olarak da adlandırılan çeşitli psikoterapi türleri, hem travma sonrası stres bozukluğu belirtileri gösteren çocukları ve hem de yetişkinleri tedavi etmek için kullanılabilir. Travma sonrası stres bozukluğu tedavisinde farklı psikoterapi türleri bulunur.
Bilişsel terapi, bir konuşma terapisidir. Bireyin takılı kaldığı düşünme yollarını yani bilişsel kalıpları, örneğin, kendisiyle veya travmatik şeylerin tekrar olma riskiyle ilgili olumsuz inançları tanımasına yardımcı olur.
Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi sürecinde bilişsel terapi genellikle maruz kalma terapisi ile birlikte kullanılır. Maruz kalma tedavisi bireyin korkutucu bulduğu durumlarla ve anılarla güvenli bir şekilde yüzleşmesine yardımcı olur. Bu sayede birey onlarla etkili bir şekilde baş etmeyi öğrenebilir. Maruz kalma terapisi, özellikle olayları tekrar tekrar yaşayan ve kabuslardan etkilenen bireyler için yararlı olabilir.
EMDR, yani Göz Hareketleri İle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme travma sonrası stres bozukluğu tedavisi için kullanılan etkin ve güçlü bir psikoterapi yaklaşımıdır. EMDR, maruz kalma terapisini bireyin travmatik anıları işlemesine ve bunlara nasıl tepki verdiğini değiştirmesine yardımcı olan bir dizi göz hareketini rehber yardımı ile birleştirir.
Uzman bir terapist bireyin, stresli durumlarla daha iyi başa çıkmasına ve hayatındaki stresle başa çıkmasına yardımcı olacak stres yönetimi becerilerini geliştirmesine yardımcı olabilir. Tüm bu yaklaşımlar bireyin travmatik bir olaydan sonra ortaya çıkan kalıcı korkuyu kontrol etmesine yardımcı olabilir. Bireysel terapi, grup terapisi veya her ikisinin bir karışımı bireye yardımcı olabilir. Grup terapisi, benzer deneyimler yaşayan başkalarıyla bağlantı kurmanın bir yolunu sunabilir.
Travma sonrası stres bozukluğu tedavisindekullanılan çeşitli ilaç türleri bozukluğun belirti ve semptomlarını iyileştirmek için bireye yardımcı olabilir. Bunun için kullanılan ilaçlar arasında antidepresanlar ve anti-anksiyeteilaçları bulunur.
Antidepresanlar bireyin depresyon ve anksiyete semptomları ile başa çıkmasına yardımcı olmanın yanı sıra ayrıca uyku problemlerini ve konsantrasyonu iyileştirme konusunda da etkili olabilirler. Seçici serotonin geri alım inhibitörü yani ilaçları doktor tavsiyesi ile travma sonrası stres bozukluğu tedavisi için kullanılabilir.
Anti-anksiyete ilaçları ise şiddetli anksiyeteyi ve buna bağlı sorunların giderilmesinde kullanılabilir. Ancak bazı anti-anksiyete ilaçlarının kötüye kullanım potansiyeline sahip olması nedeniyle genellikle yalnızca kısa bir süre için kullanılması uygun olmaktadır.
Travma sonrası stres bozukluğu tedavisi sürecinde birey ve doktor, kişiye özel semptomlar ve durum için en az yan etkiyle en iyi ilacı bulmak için birlikte çalışmalıdır. Doğru ilaç kullanımı ile birey birkaç hafta gibi kısa bir sürede ruh halinde ve diğer belirtilerde bir iyileşme gözlemleyebilir. Ancak ilaç kullanımı sürecinde herhangi bir yan etki ya da sorun derhal doktora bildirilmelidir. Bu sayede uygun doz ve ilacın belirlenmesi sağlanabilir.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu İçin Yaşam Tarzı Değişiklikleri Ve Destek
Hayatları travmatik bir olayın neden olduğu stres ve diğer sorunlardan etkilenen bireyler, bir doktora veya ruh sağlığı uzmanına görünmelidir. Bireyler travma sonrası stres bozukluğu yükünü tek başlarına halletmeye çalışmak zorunda değildir. Bununla birlikte travma sonrası stres bozukluğu tedavisine devam ederken bireyin kendisi için atabileceği çeşitli adımlar mevcuttur.
Öncelikle doktor tarafından verilen tedavi planı takip edilmelidir. Bireyin terapi veya ilaçlardan fayda görmesi biraz zaman alsa da, tedavi çoğunlukla etkilidir ve bir çok vakada çoğu insan iyileşir. Birey kendisine bunun bir süreç olduğunu ve zaman alacağını hatırlatmalıdır. Tedavi planını takip etmek ve ruh sağlığı uzmanıyla düzenli olarak iletişim kurmak ilerleme sağlayacaktır.
Birey kendi kafasına göre ilaç seçmemelidir. Özellikle duyguları uyuşturmak için alkol veya uyuşturucuya yönelmek sağlıklı ve uzun vadede etkili değildir. Aksine daha büyük sorunlara yol açabilir ve etkili tedavi yöntemlerinin önüne çıkarak gerçek iyileşmeyi önleyebilir.
Birey kendisini destekleyen kişiler, aile üyeleri, arkadaşları veya kendilerine iyi gelen şeylerle zaman geçirmelidir. Durum hakkında konuşmadan, sevdiklerle sadece vakit paylaşmak bireye şifa ve rahatlık sağlayabilir. Buna ek olarak bir destek grubuna katılmak, ve benzer durumları yaşamış kişilerin deneyimlerinden faydalanmak birey için rahatlatıcı olabilir.
Travma sonrası stres bozukluğu hakkında bilgi edinmek, bireyin ne hissettiğini anlamasını sağlayabilir ve ardından etkili bir şekilde yanıt vermenize yardımcı olacak başa çıkma stratejileri geliştirmesine rehberlik edebilir.
Birey kendisine iyi bakmalı, yeterince dinlenmeli, sağlıklı bir diyet takip etmeli, egzersiz yapmalı ve rahatlamak için kendisine zaman ayırmalıdır. Kaygı hislerini kötüleştirebilecek kafeinden ve özellikle nikotinden kaçınmak önemlidir. Endişe hisseden bireyler yeniden kendilerini iyileştirmeye odaklanmak için hızlı bir yürüyüşe çıkabilir veya bir hobilerinden faydalanabilir.