İlimizde 24 Ocak depreminden sonra İş Dünyasının beklentilerinin bakanlıklar düzeyinde ciddi anlamda takip edilmesine rağmen Covid 19 olayının büyük sekte vurduğunu ifade eden Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Asilhan Arslan, Covid19 un bir anda hükümetin ve . bakanların gündemi değiştirdiğini ve o belirsizlik içinde Elazığ’ın ihmal edildiğini vurguladı. Elaziginsesi.webtv’ye konuk olan ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Arslan İlin ekonomik konularda soruları yanıtladı. Arslan 24 Ocak sonrası iş dünyasının taleplerinin neden gerçekleşmedi sorusuna Covid19 pandemi gündeminin hükümetin gündemini değiştirdiğini dile getirerek şöyle konuştu. “ Ama ast olan şu olmalı bir ilde herhangi şekli ile bir mağduriyet varsa onu giderilmesi esastır. 24 Ocak depreminden sonra hızlı bir şekilde onların adı konulmalıydı. Covid 19 dünyayı etkiledi. O da ayrı nitelendirilmeliydi. Zaten destek paketleri birbirine çok yakındı. Elazığ ve Malatya illeri ekstra şu şekilde desteklenecektir denilmeliydi. Biz o konuda yöneticilerimize gerçekten kırgınız. Elazığ bunu hak etmedi. İsteklerinde haklıydı. Biz kimseden hak ettiğimizin dışında mağduriyetimizin giderilmesi dışında bir şey talep etmedik. Elazığ iş dünyası gerçekten bu konu da kırgın. Üyelerimiz bize defaten iletiyorlar. Bununda buradan seslendirmemiz lazım. Yetkililerin bunu duyması lazım” vurgusu yaptı
Esnafların desteklere ulaşmasında büyük sorunlar olduğunu ifade eden ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Arslan; “Neden talepler düzgün bir şekilde işlemedi. Bakın KOSGEB acil destek paketine 10 bine yakın başvuru var. 24 Ocaktan bugüne kadar yaklaşık dört ayın üzerinden bir zaman geçti. Adı üstünde acil destek paketi ama istifade eden üye sayımız gerçekten çok kısıtlı. İstediğimiz miktarda değil. Gerçekten ilginç tezatlar var. Bunların düzeltilmesi adına çok görüşmeler yapıyoruz. Banka Genel Müdürleri ve KOSGEB Genel Başkanlarımızla diğer yetkili kurumlarla çok görüşmeler yapıyoruz. Ulaşabildiğimizi çözüyoruz. Üyelerimize seslenmek istiyoruz. Hangi sorunu yaşarlarsa yaşasınlar gerek bana gerekse genel sekreterimize çözemedikleri problemleri iletirlerse biz birebirde çözüp gerek genel müdürlük gerekse diğer kurumların Bölge ve Şube müdürlerinden çözüm üretmeleri noktasında taleplerimizi yineliyoruz. Kendilerini asla yalnız hissetmesinler bu konuda mağdur olmasını istemiyoruz” şeklinde konuştu.
Bankaların kredi verilmesi noktasında KGF teminatlarını kabul etmediği yönündeki soruya ise ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Arslan;” Protokoller çok açık ve net. Geçmişte bu tür benzer uygulamalar zaman zaman yapılmış. Hiçbir şekliyle bir birimizi kandırmayalım. Aldatan olmamalıyız. Ne olursa olsun. Eksik açık olan bir konu da varsa bize iletsinler neresi açıkmış götürelim protokole ek madde yaptıralım. Hiç birinde gayet açık ve şeffaf protokol diyor ki Vergi, SGK borcu istenmeyecek. Direk madde var. Bankaya gidiyorsun banka vergi ve sgk borcu yoktur yazısı istiyor. Bankalar devlet destekli düşük faizli krediler ticari anlamda kendilerini cezp etmiyor. Bankaların parası da var. Bu süreçte kendi kredi kaynaklarından kullandırıp kendi oranları ile kullandırmayı tercih ediyorlar. Orada bir ticari tercihleri var. Bu dönem de Elazığ’ımıza kimse ticari olarak yaklaşmasın. Şu şehir yaralı hiç kimse şu şehirden para kazanayım. Nasıl olsa darda hiçbir şekilde bunları dillendirmek istemiyorum. Şu durumda bu şehir rant olarak görülmemelidir. Mazlumların ahı vardır. Yüzbinler insanımız evsiz kalmış. İş dünyası yaralı iken yüzyılda olabilecek bir afet yaşanmış şehrin başına ya biz buradan para kazanalım. Yok böyle şey”dedi
Arslan; ” Biz hep şunu söyledik. Bu şehrin yaraları üç ayda sarılamayacak. Siz depremden iki üç gün sonra böyle bir karar aldınız. Mücbir sebep uygulamasında da hakeza öyleydi. Elazığ’daki hasarın boyutu ölçülemiyordu. Gerçek raporlar ortaya çıktığında şehrin 3/1 nin gittiği görüldü. Üç ayda yaraları sarabilseydik. Bunun bir ayak sesi olurdu. Bakanlarımıza bir tek şey söyledik. Siz şunu söylüyorsunuz siz bu şehirde korkunç bir yapılanma olacak. Bu yapılanma ticari bir kazanç olacak. Eyvallah haklısınız. Bu şehirde betoncu, demirci, hafriyatçı dışında kimse çalışmayacak. Bu sektörlerin dışındaki insanlar 6 ay boyunca zararlarını nasıl karşılayacak. Bunun cevabını verin. Bunun cevabını hep birlikte verelim. Ondan sonra oturup konuşalım. Dört ay geçti yaprak kımıldamıyor”
https://www.youtube.com/watch?v=OOuZKm_vlXA
KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...
https://www.youtube.com/channel/UCBp7IrFjc8aeXGDe4LQuRcQ
Esnafların desteklere ulaşmasında büyük sorunlar olduğunu ifade eden ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Arslan; “Neden talepler düzgün bir şekilde işlemedi. Bakın KOSGEB acil destek paketine 10 bine yakın başvuru var. 24 Ocaktan bugüne kadar yaklaşık dört ayın üzerinden bir zaman geçti. Adı üstünde acil destek paketi ama istifade eden üye sayımız gerçekten çok kısıtlı. İstediğimiz miktarda değil. Gerçekten ilginç tezatlar var. Bunların düzeltilmesi adına çok görüşmeler yapıyoruz. Banka Genel Müdürleri ve KOSGEB Genel Başkanlarımızla diğer yetkili kurumlarla çok görüşmeler yapıyoruz. Ulaşabildiğimizi çözüyoruz. Üyelerimize seslenmek istiyoruz. Hangi sorunu yaşarlarsa yaşasınlar gerek bana gerekse genel sekreterimize çözemedikleri problemleri iletirlerse biz birebirde çözüp gerek genel müdürlük gerekse diğer kurumların Bölge ve Şube müdürlerinden çözüm üretmeleri noktasında taleplerimizi yineliyoruz. Kendilerini asla yalnız hissetmesinler bu konuda mağdur olmasını istemiyoruz” şeklinde konuştu.
Bankaların kredi verilmesi noktasında KGF teminatlarını kabul etmediği yönündeki soruya ise ETSO Yönetim Kurulu Başkanı Arslan;” Protokoller çok açık ve net. Geçmişte bu tür benzer uygulamalar zaman zaman yapılmış. Hiçbir şekliyle bir birimizi kandırmayalım. Aldatan olmamalıyız. Ne olursa olsun. Eksik açık olan bir konu da varsa bize iletsinler neresi açıkmış götürelim protokole ek madde yaptıralım. Hiç birinde gayet açık ve şeffaf protokol diyor ki Vergi, SGK borcu istenmeyecek. Direk madde var. Bankaya gidiyorsun banka vergi ve sgk borcu yoktur yazısı istiyor. Bankalar devlet destekli düşük faizli krediler ticari anlamda kendilerini cezp etmiyor. Bankaların parası da var. Bu süreçte kendi kredi kaynaklarından kullandırıp kendi oranları ile kullandırmayı tercih ediyorlar. Orada bir ticari tercihleri var. Bu dönem de Elazığ’ımıza kimse ticari olarak yaklaşmasın. Şu şehir yaralı hiç kimse şu şehirden para kazanayım. Nasıl olsa darda hiçbir şekilde bunları dillendirmek istemiyorum. Şu durumda bu şehir rant olarak görülmemelidir. Mazlumların ahı vardır. Yüzbinler insanımız evsiz kalmış. İş dünyası yaralı iken yüzyılda olabilecek bir afet yaşanmış şehrin başına ya biz buradan para kazanalım. Yok böyle şey”dedi
Arslan; ” Biz hep şunu söyledik. Bu şehrin yaraları üç ayda sarılamayacak. Siz depremden iki üç gün sonra böyle bir karar aldınız. Mücbir sebep uygulamasında da hakeza öyleydi. Elazığ’daki hasarın boyutu ölçülemiyordu. Gerçek raporlar ortaya çıktığında şehrin 3/1 nin gittiği görüldü. Üç ayda yaraları sarabilseydik. Bunun bir ayak sesi olurdu. Bakanlarımıza bir tek şey söyledik. Siz şunu söylüyorsunuz siz bu şehirde korkunç bir yapılanma olacak. Bu yapılanma ticari bir kazanç olacak. Eyvallah haklısınız. Bu şehirde betoncu, demirci, hafriyatçı dışında kimse çalışmayacak. Bu sektörlerin dışındaki insanlar 6 ay boyunca zararlarını nasıl karşılayacak. Bunun cevabını verin. Bunun cevabını hep birlikte verelim. Ondan sonra oturup konuşalım. Dört ay geçti yaprak kımıldamıyor”
https://www.youtube.com/watch?v=OOuZKm_vlXA
KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...
https://www.youtube.com/channel/UCBp7IrFjc8aeXGDe4LQuRcQ