Elaziginsesi.com haber sitesine konuşan Yazar Hadi Önal şöyle konuştu; “Şunu açık ve net bir şekilde söyleyeyim. Haftalık düzenli olarak yazılarımı Fırat gazetesine gönderiyordum. Sonra öğretmenevi Mehmet Akif Ersoy lisesi söz konusu oldu. Onunla ilgili yazılar yazmaya başladım. Öğretmenevi ile ilgili İlk yazım yayınladı. Sonra ikinci, üçüncü ve dördüncü yazılarımı gönderdim. Yayınlanmadı. Yayınlanmayınca bende bir daha yazı göndermedim.
SAPASAĞLAM OKULU YIKTILAR
Yayınlanmayan yazılarını konu içeriği olarak da açıklamalarda bulunan Yazar Hadi Önal içeriği tamamen Mehmet Akif Ersoy Lisesi ve Öğretmenevi ile ilgili olduğunu belirten Önal ”Son yazımda da net bir şekilde yazmıştım. Mehmet Akif Ersoy Lisesi ve öğretmenevinin yıkımı tamamen kanunsuz, zorba sonuç. Düşünebiliyor musunuz İstanbul Belediye Başkanı Elazığ’a gelip 26 derslik gazi endüstri meslek lisesini yaptırıyor. Ankara belediye başkanı geliyor. Kanal üstünde Ankara ortaokulu altında bir okulumuzu yaptırıyor. İzmir Belediye Başkanı da geliyor. Atatürk Lisesini yaptırıyor. Peki bizim belediye ne yapıyor. Sapa sağlam olan gerçekten sağlam olan o mahallenin insanları depremde biz orada barındık. Sağlam olan okulu yıkıyor. Oraya çok katlı bir otopark üstünü de gezi bahçesi yapıyor. Öğretmenevi ki 1930 yılında halkevi olarak inşaa edilen 1952 yılında bakanlar kurulu kararı ile milli eğitim bakanlığına devir edilen 1982 yılında da benim de içerisinde bulunduğum komisyon tarafından öğretmenevi olarak inşaa yapılan o bina efendim millet kıraathanesi olacakmış. Düşünebiliyor musunuz tek araçla öğretmenlerin ulaşabileceği noktada olan bir öğretmenevi şu anda ne olduğu meçhul ne amaçla kullanılması belli olmayan böyle bir yapıya dönüştü” diye konuştu.
ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLER PER PERİŞAN
Elazığ’da bulunan 9 bin öğretmen mahrum ediliyor diyen Önal konuşmasının bu bölümünde, “Mehmet akif Ersoy lisesinde okuyan 820 öğrenci sürgün ediliyor. Nereye sürgün ediliyor. Yukarıda hastane binasına gönderiliyor. Öğrenciler per perişan oluyorlar. İnternetten öğrenciler ve öğrenci velileri perişanlıklarını yazıyorlar. Hocam moralimiz sıfır diyorlar. Belediyeler okul yaparken bizim ilimizin belediyesi de bir okulu maalesef yıkıp yerine otopark yapıyor. Otopark ihtiyacı var. Ama belediyenin yerimi yok. Öğrenciyi heder etmekle neyi amaçlıyorsunuz. Burası Mehmet Akif Ersoy lisesi değil de, Mehmet Akif Ersoy imam hatip Anadolu lisesi olsaydı yıkabilecek miydiniz. Kaldı ki ben belediye başkanının bu konuda depremden çok önceleri buraya göz koyduğunu bizzat kulaklarımla duymuş bir insanım” dedi.
KİMSEYE EYVALLAH DEMEDEN YAZACAĞIM
Yazının içeriğinin bu olduğunu ifade eden Önal; “ Kaleme döktüğün ard arda yazdığım yazılardı. Bunlar yayınlanmayınca üç yazı gönderdim yayınlanmayınca eyvallah dedik.
Bir Yazarın yazısının engellenmesi insanın ağırına gidiyor. Güvenmişiz elimizden geldiğince kişilik haklarına saldırı kesinlikle benim yazılarımda yoktur. Kimseyi aşağılamam, kimseye hakaret etmem. Ama benim şehrimin ve ülkemin problemlerini de açık ve net bir şekilde kimsenin etkisi altında kalmadan kimseye eyvallah etmeden yazarım"ifadelerinde bulundu.
SANSÜRLENEN O YAZI;
FARKI FARK EDİYORSUNUZ DEĞİL Mİ?
(Farkı, yaşayarak görüyor ve fark ediyorsunuz değil mi? Bir yanda depremin yıktığı okul binaları yerinde ve yeniden inşa etmek için kollarını sıvayan kişi, şirket, kuruluş ve belediyeler diğer yanda sapasağlam okul binalarını yıkarak öğrencilerini sokağa atan kendi ilinin belediyesi…)
20 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen 6,8 şiddetindeki deprem, Elazığ’ı fena vurmuştu. Şükürler olsun can kaybı çok değildi; ama maddi hasar oldukça fazlaydı. Elazığ’da %30 oranında ev, bina, işyeri ağır veya orta hasarlıydı.
Devletimiz, deprem mağdurlarının yaralarını sarmak üzere hemen harekete geçti. Geçen üç yıl içerisinde TOKİ vasıtası ile de deprem mağduru pek çok yurttaşımız ev sahibi oldu. Bu arada depremden ağır ve orta hasar gören 37 okulumuz vardı. Ağır veya orta hasarlı bu okullarımızın yeniden eğitim ve öğretime hazır hale getirilmesi için de gayret gösterildi. 12 okulumuz, hayırsever yurttaş veya kurumlar tarafından yerinde ve yeniden inşa edildi. İl merkezinde Limak Holding tarafından yaptırılan 24 derslik; Limak Ortaokulu, Oyak Holdig tarafından yaptırılan 24 derslik; Oyak Ortaokulu, Kolin İnşaat tarafından yaptırılan 26 derslik; Mustafa Kemal Ortaokulu, Çaba Derneği tarafından yaptırılan 16 derslik; Çaba İlkokulu, 24 derslik Gönül Kazancı MTAL, 12 derslik Ziver İmam hatip Ortaokulu, İyiliğe Uçanlar Derneği tarafından yaptırılan 5 derslik anaokulu… Elazığ olarak okul yaptıran kuruluş ve kişilere müteşekkiriz.
Bu arada İstanbul Belediye Meclisi aldığı kararla depremde hasar gören Gazi Anadolu Teknik Lisesinin yapımını üstlendi. Toplam 17 bin 071 metrekarelik kapalı alanlı olacak okul yerleşkesinde; idari ofisler, 24 derslik ile 6 farklı disiplin altında toplam 30 atölye ve laboratuar, 200 kişilik konferans salonu, yemekhane ve kantin ile 1250 metrekarelik kapalı spor salonu ile Elazığ modern bir okula kavuştu. İstanbul’un CHP’li Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Elazığ’a bizzat gelerek yapılacak okulun protokolünü imzaladı.
Ankara Belediye Meclisinin aldığı bir kararla Elazığ Yıldızbağları’nda bir ortaokul yaptıracağı müjdesini de Ankara CHP Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş verdi. Bakanlıktan alınan onayla bundan sonra Yıldızbağları Ortaokulu'nun adı “Ankara Ortaokulu” olarak değişti.
İzmir Belediyesi de boş durmadı. Atatürk Anadolu Lisesinin yapımını üstlendi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden bir heyet, okul yapımı öncesinde incelemelerde bulunmak üzere Elazığ'a geldi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Tunç Soyer, okulun adının, İzmir Adliyesi'ne yapılmak istenen saldırı ve katliamı engelleyen şehit polis memuru Fethi Sekin isminin verilmesini istedi.
Üç büyük belediyenin (İstanbul, Ankara, İzmir) Elazığ’da okul yapmaları doğrultusunda çalışmalarda bulunan Elazığ CHP milletvekili Sayın Gürsel Erol’a da minnet borcumuzu ifade ediyor; bu üç büyükşehir Belediyesine teşekkür ediyoruz. Bu okulların Elazığ’a kazandırılmasındaki olağan üstü gayretlerinden dolayı da Sayın Gürsel Erol’u da kutluyoruz.
Peki, bütün bunlar olurken Elazığ Belediyesi ne yaptı?
Hemen söyleyeyim, şehrin merkezinde Nail Bey ve Kültür mahalleleri arasında tek liseyi, Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi ile Kadir Gökalp Anaokulunu- binalar sağlam ve hasarsız olmasına rağmen- kanunsuz bir biçimde depremden bir ay sonra olupbittiye getirerek bir gecede yıktırdı. Evet, evet yanlış duymadınız. İçerisinde eğitim ve öğretimlerini sürdüren 820 lise öğrencisi ile 70 anaokulu öğrencisini adeta sokağa atarak, yıktırdı.
Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi, başarıları ile Elazığ’ın yüzünü ağartan liselerimizden biriydi. Niçin yıktırdı? Efendim! Elazığ Belediyesi, bu okul binasının bulunduğu alanın altını otopark, üstünü de millet bahçesi yaptıracakmış. Bu arada hızını alamamış olacak ki 1952 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile Milli Eğitim Bakanlığına devredilen ve 1982 yılından buyana da Elazığ’da görev yapan öğretmenlere tahsis edilmiş olan Elazığ’ın tarihi öğretmenevine de el koydu. Elazığ’da görev yapan 9 bin öğretmenin şehrin her yerinden tek vasıta ile ulaşacağı Öğretmenevini de vizyon projeleri dahilinde kıraathane yapacağını beyan etti.
Farkı, yaşayarak görüyor ve fark ediyorsunuz değil mi? Bir yanda depremin yıktığı okul binaları yerinde ve yeniden inşa etmek için kollarını sıvayan kişi, şirket, kuruluş ve belediyeler diğer yanda sapasağlam okul binalarını yıkarak öğrencilerini sokağa atan kendi ilinin belediyesi…
Hadi ÖNAL/ 4 Ağustos 2022/ELAZIĞ
KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...
https://www.youtube.com/channel/UCBp7IrFjc8aeX GDe4LQuRcQ
SAPASAĞLAM OKULU YIKTILAR
Yayınlanmayan yazılarını konu içeriği olarak da açıklamalarda bulunan Yazar Hadi Önal içeriği tamamen Mehmet Akif Ersoy Lisesi ve Öğretmenevi ile ilgili olduğunu belirten Önal ”Son yazımda da net bir şekilde yazmıştım. Mehmet Akif Ersoy Lisesi ve öğretmenevinin yıkımı tamamen kanunsuz, zorba sonuç. Düşünebiliyor musunuz İstanbul Belediye Başkanı Elazığ’a gelip 26 derslik gazi endüstri meslek lisesini yaptırıyor. Ankara belediye başkanı geliyor. Kanal üstünde Ankara ortaokulu altında bir okulumuzu yaptırıyor. İzmir Belediye Başkanı da geliyor. Atatürk Lisesini yaptırıyor. Peki bizim belediye ne yapıyor. Sapa sağlam olan gerçekten sağlam olan o mahallenin insanları depremde biz orada barındık. Sağlam olan okulu yıkıyor. Oraya çok katlı bir otopark üstünü de gezi bahçesi yapıyor. Öğretmenevi ki 1930 yılında halkevi olarak inşaa edilen 1952 yılında bakanlar kurulu kararı ile milli eğitim bakanlığına devir edilen 1982 yılında da benim de içerisinde bulunduğum komisyon tarafından öğretmenevi olarak inşaa yapılan o bina efendim millet kıraathanesi olacakmış. Düşünebiliyor musunuz tek araçla öğretmenlerin ulaşabileceği noktada olan bir öğretmenevi şu anda ne olduğu meçhul ne amaçla kullanılması belli olmayan böyle bir yapıya dönüştü” diye konuştu.
ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLER PER PERİŞAN
Elazığ’da bulunan 9 bin öğretmen mahrum ediliyor diyen Önal konuşmasının bu bölümünde, “Mehmet akif Ersoy lisesinde okuyan 820 öğrenci sürgün ediliyor. Nereye sürgün ediliyor. Yukarıda hastane binasına gönderiliyor. Öğrenciler per perişan oluyorlar. İnternetten öğrenciler ve öğrenci velileri perişanlıklarını yazıyorlar. Hocam moralimiz sıfır diyorlar. Belediyeler okul yaparken bizim ilimizin belediyesi de bir okulu maalesef yıkıp yerine otopark yapıyor. Otopark ihtiyacı var. Ama belediyenin yerimi yok. Öğrenciyi heder etmekle neyi amaçlıyorsunuz. Burası Mehmet Akif Ersoy lisesi değil de, Mehmet Akif Ersoy imam hatip Anadolu lisesi olsaydı yıkabilecek miydiniz. Kaldı ki ben belediye başkanının bu konuda depremden çok önceleri buraya göz koyduğunu bizzat kulaklarımla duymuş bir insanım” dedi.
KİMSEYE EYVALLAH DEMEDEN YAZACAĞIM
Yazının içeriğinin bu olduğunu ifade eden Önal; “ Kaleme döktüğün ard arda yazdığım yazılardı. Bunlar yayınlanmayınca üç yazı gönderdim yayınlanmayınca eyvallah dedik.
Bir Yazarın yazısının engellenmesi insanın ağırına gidiyor. Güvenmişiz elimizden geldiğince kişilik haklarına saldırı kesinlikle benim yazılarımda yoktur. Kimseyi aşağılamam, kimseye hakaret etmem. Ama benim şehrimin ve ülkemin problemlerini de açık ve net bir şekilde kimsenin etkisi altında kalmadan kimseye eyvallah etmeden yazarım"ifadelerinde bulundu.
SANSÜRLENEN O YAZI;
FARKI FARK EDİYORSUNUZ DEĞİL Mİ?
(Farkı, yaşayarak görüyor ve fark ediyorsunuz değil mi? Bir yanda depremin yıktığı okul binaları yerinde ve yeniden inşa etmek için kollarını sıvayan kişi, şirket, kuruluş ve belediyeler diğer yanda sapasağlam okul binalarını yıkarak öğrencilerini sokağa atan kendi ilinin belediyesi…)
20 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen 6,8 şiddetindeki deprem, Elazığ’ı fena vurmuştu. Şükürler olsun can kaybı çok değildi; ama maddi hasar oldukça fazlaydı. Elazığ’da %30 oranında ev, bina, işyeri ağır veya orta hasarlıydı.
Devletimiz, deprem mağdurlarının yaralarını sarmak üzere hemen harekete geçti. Geçen üç yıl içerisinde TOKİ vasıtası ile de deprem mağduru pek çok yurttaşımız ev sahibi oldu. Bu arada depremden ağır ve orta hasar gören 37 okulumuz vardı. Ağır veya orta hasarlı bu okullarımızın yeniden eğitim ve öğretime hazır hale getirilmesi için de gayret gösterildi. 12 okulumuz, hayırsever yurttaş veya kurumlar tarafından yerinde ve yeniden inşa edildi. İl merkezinde Limak Holding tarafından yaptırılan 24 derslik; Limak Ortaokulu, Oyak Holdig tarafından yaptırılan 24 derslik; Oyak Ortaokulu, Kolin İnşaat tarafından yaptırılan 26 derslik; Mustafa Kemal Ortaokulu, Çaba Derneği tarafından yaptırılan 16 derslik; Çaba İlkokulu, 24 derslik Gönül Kazancı MTAL, 12 derslik Ziver İmam hatip Ortaokulu, İyiliğe Uçanlar Derneği tarafından yaptırılan 5 derslik anaokulu… Elazığ olarak okul yaptıran kuruluş ve kişilere müteşekkiriz.
Bu arada İstanbul Belediye Meclisi aldığı kararla depremde hasar gören Gazi Anadolu Teknik Lisesinin yapımını üstlendi. Toplam 17 bin 071 metrekarelik kapalı alanlı olacak okul yerleşkesinde; idari ofisler, 24 derslik ile 6 farklı disiplin altında toplam 30 atölye ve laboratuar, 200 kişilik konferans salonu, yemekhane ve kantin ile 1250 metrekarelik kapalı spor salonu ile Elazığ modern bir okula kavuştu. İstanbul’un CHP’li Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Elazığ’a bizzat gelerek yapılacak okulun protokolünü imzaladı.
Ankara Belediye Meclisinin aldığı bir kararla Elazığ Yıldızbağları’nda bir ortaokul yaptıracağı müjdesini de Ankara CHP Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş verdi. Bakanlıktan alınan onayla bundan sonra Yıldızbağları Ortaokulu'nun adı “Ankara Ortaokulu” olarak değişti.
İzmir Belediyesi de boş durmadı. Atatürk Anadolu Lisesinin yapımını üstlendi. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden bir heyet, okul yapımı öncesinde incelemelerde bulunmak üzere Elazığ'a geldi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Tunç Soyer, okulun adının, İzmir Adliyesi'ne yapılmak istenen saldırı ve katliamı engelleyen şehit polis memuru Fethi Sekin isminin verilmesini istedi.
Üç büyük belediyenin (İstanbul, Ankara, İzmir) Elazığ’da okul yapmaları doğrultusunda çalışmalarda bulunan Elazığ CHP milletvekili Sayın Gürsel Erol’a da minnet borcumuzu ifade ediyor; bu üç büyükşehir Belediyesine teşekkür ediyoruz. Bu okulların Elazığ’a kazandırılmasındaki olağan üstü gayretlerinden dolayı da Sayın Gürsel Erol’u da kutluyoruz.
Peki, bütün bunlar olurken Elazığ Belediyesi ne yaptı?
Hemen söyleyeyim, şehrin merkezinde Nail Bey ve Kültür mahalleleri arasında tek liseyi, Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi ile Kadir Gökalp Anaokulunu- binalar sağlam ve hasarsız olmasına rağmen- kanunsuz bir biçimde depremden bir ay sonra olupbittiye getirerek bir gecede yıktırdı. Evet, evet yanlış duymadınız. İçerisinde eğitim ve öğretimlerini sürdüren 820 lise öğrencisi ile 70 anaokulu öğrencisini adeta sokağa atarak, yıktırdı.
Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi, başarıları ile Elazığ’ın yüzünü ağartan liselerimizden biriydi. Niçin yıktırdı? Efendim! Elazığ Belediyesi, bu okul binasının bulunduğu alanın altını otopark, üstünü de millet bahçesi yaptıracakmış. Bu arada hızını alamamış olacak ki 1952 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile Milli Eğitim Bakanlığına devredilen ve 1982 yılından buyana da Elazığ’da görev yapan öğretmenlere tahsis edilmiş olan Elazığ’ın tarihi öğretmenevine de el koydu. Elazığ’da görev yapan 9 bin öğretmenin şehrin her yerinden tek vasıta ile ulaşacağı Öğretmenevini de vizyon projeleri dahilinde kıraathane yapacağını beyan etti.
Farkı, yaşayarak görüyor ve fark ediyorsunuz değil mi? Bir yanda depremin yıktığı okul binaları yerinde ve yeniden inşa etmek için kollarını sıvayan kişi, şirket, kuruluş ve belediyeler diğer yanda sapasağlam okul binalarını yıkarak öğrencilerini sokağa atan kendi ilinin belediyesi…
Hadi ÖNAL/ 4 Ağustos 2022/ELAZIĞ
KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN...
https://www.youtube.com/channel/UCBp7IrFjc8aeX GDe4LQuRcQ
Bu fırat gazetesi katıldığı tv programlarından gördüğüm kadarıyla gazeteci olarak görünmesine karşın kendisini ifade edemeyen FHGC başkanı Semih Erdem'e aiitti değil mi Elazığ'da ki arkadaşlardan ögrendiğim kadarıyla gazetenin başında da özel üniversite mezunu olan ve gazetecilikten anlamayan damadı bulunuyormuş. Bence Elazığ'ın her alanda olduğu gibi gazetecilikte suyu çıkmış