Mahkeme kararı ile yok hükmündeki kent konseyinin düzenlediği Çalıştay’da, Bu yatırımın çıkması ile alakalı bu güne kadar emek verenlere teşekkür ederek sözlerine başlayan MHP İl Başkanı Yunus Bal, Çalıştay için ben geldim. Yeri tartışacaktık. Şimdiye kadar bir iki konuşmacı hocamız dan bir yer tespiti aldık. Eleştirdi. Onun dışında kimse üzüm yemek derdinde değil bağcıyı dövmek derdinde olduğunu ima etti.
Elazığ'da yeni yapılacak hastane için önerilen alanlardan biri olan çayda çıra mevkiindeki alan için eleştirilerde bulunarak, “Çayda çırada iki araba geçemiyor, Zafranın dibinde hastane yapmayı planlıyoruz. Kayalık zemin, çok sağlam bir zemin, ben hastaneye ulaşamadıktan sonra vatandaş olarak yolda öldükten sonra hastaneye nereye yaptığınızın bir ehemmiyeti yok” dedi.
Ayrıca, mevcut trafik sorunlarına da dikkat çeken Bal, “Şu anda seksen bin nüfusun yaşadığı Çayda Çırada, kırmızı ışıkta altı defa bekliyorsam, arkadaşlarımızın söylediği üç bin personel, beş bin hasta ile muhtemelen yolda ölürüm. Öleceğim, o yüzden hastanenin yerinin belirlenmesinde ulaşımın ve trafik sorunlarının göz önünde bulundurulması gerektiğini savundu.
Şehir merkezindeki trafik ve ulaşım sorunlarına dikkat çeken Bal, “Üniversitenin üst tarafını gösteriyoruz, çok dik bir yokuş. Kışın arabanızla rahat inebiliyor musunuz? Bildiğim kadarıyla Zafranın içerisinde belediyenin açtığı yolu kar yağışı günlerinde belediye kapatıyor. Yanlışsam düzeltebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Bal, konuşmasında şunları da ifade etti: “Buradan bol keseden arsa göstermek çok kolay. Çok fazla hazine arazisi var. Cip yoluna var, kuzey çevre yolunda var, güney çevre yolunda var. Lütfen hastaneyi konuşuyoruz ama hastaneye nasıl gideceğimizi de konuşalım.”
Şehir planlamasının bütüncül bir şekilde ele alınması gerektiğini belirten MHP İl Başkanı, “Keşke master planını tartışsaydık. Sadece hastaneyi değil, şehri nasıl geliştirebileceğimizi, geleceğe nasıl katkı sunacağımızı tartışabileceğimiz bir fırsatımız olsaydı” dedi.
Bal, hastane inşaatı için alanın uygunluğuna ilişkin teknik bilgi eksikliklerine de değinerek, “Zemin sıvılaşması ve zemin iyileştirmesi arasında fark vardır. Bu konuda ben inşaat mühendisiyim, o zemini iyileştirmekte benim mesleğim” diyerek, doğru teknik verilerle bir karar verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Bal, son olarak mesleğim siyasetçi gerçekten şovu çok güzel yaparım. Ben dedim ki ben konuşurken bende şov yapacağım. Konunun erkleri üzerinden gidiyorum. Jeoloji mühendisleri odası sıvılaşma yok diyor. Meslekle alakası olmayan ben inşaat mühendisiyim bana desem ne kadar inandırıcı olabilirim.
Yüz yıl sonrasına kalacaksa bu görüntüler hocamız söylüyor zemin sıvılaşması yok. Biz diyoruz zemin sıvılaşması var. Ben şimdiye kadar bir iki konuşamacı hoacamızdan bir yer tesbiti aldık. Eleştirdi. Onun dışında kimse üzüm yemek derdinde değil bağcıyı dövmek derdinde diyerek konuşmasını sonlandırdı