Elazığ’da meydana gelen 6.8’lik depremin üzerinden 1 ay geçmesine rağmen bazı depremzedelere yardım ulaşmadığı iddia ediliyor. Sanayi Mahallesi Gökçen Sokakta ikamet eden, 5 nüfuslu Barutoğlu ailesi yaşadığı sorunla kimse ilgilenmeyince çareyi elaziginsesi.com haber sitesine derdini paylaştı. Depremin ardından evlerine orta hasarlı denildiğini yetkililerin evinize girmeyin uyarısında bulunduğunu ve depremden bu yana çadırda yaşadıklarını ifade eden Ömür Barutoğlu , kendilerine herhangi bir yardım gelmediğini söyledi
“GÜÇLENDİRME İLE AYAKTA DURUR MU”?
Evleriyle alakalı net bir bilgiye sahip olmadıklarını dile getiren Barutoğlu, “ Eviniz orta hasarlı girmeyin dediler ama ne yapacaklar veya güçlendirme olacakmış dediklerine göre. Bu bina 30 senelik bina güçlendirme ile ayakta durur mu? Evimizi krediyle aldık. 7 yıl boyunca ödemem gerek kredim var. Bir daha ev yaparlarsa iki kredi birleşecek ve bu beni büyük bir ekonomik sıkıntıya sokacak. Bunların hepsi kafamızda soru işareti nasıl netliğe kavuşacak hiçbir fikrim yok” diye konuştu.
“EN UFAK BİR SALLANTI DA EVİMİZ BAŞIMIZA YIKILACAK”
Çadırların yakın zamanda toplanılacağını söyleyen depremzede Barutoğlu, “Çadırların toplanacağını söyledi muhtar. Üst taraftan toplamaya başlamışlar. Bizimkileri de toplayacaklarmış. Bizim konteynere herhangi bir başvurumuz olmadı. Bize herhangi bir duyuruda gelmedi. Çadırlarda toplanırsa mecbur gidip evde kalacağız. En ufak bir sallantı da evimiz başımıza yıkılacak” dedi.
“BİZDE BU ANLAYIŞ YÜZÜNDEN MAĞDUR OLDUK”
Kendilerine herhangi bir yardım gelmediğini iddia eden Barutoğlu, “ Bütün yardımlar toplu çadırlara gitti. Burada ne tuvalet var ne lavabo var. Yakacak yardımı geliyor. Direk yanımızdan geçip gidiyor. Bir tek 5 torba kömür aldım ve soba aldım onu da zorla aldım. Herkese yemek yardımı falan geliyor. Bize herhangi yemek yardımı gelmedi. Mecburen evde yapıp geceleri burada getirip yiyoruz. Kızılay bize hiç yemek getirmedi. Burada nerden baksanız 20 çadır var. Çoğu çadıra yardım gelmeyince onla da bırakıp gittiler. Hasarlı evlerde oturuyorlar. Buraya gelip çadırları kontrol etseler kimin bu durumu su istimal edip etmediğini anlarlar ve bu sorun çözülür. Burada evi sağlam olanda belli hasarlı olanda belli. Tespit edilmeden bu anlayışa sahip olundu. Bizde bu anlayış yüzünden mağdur olduk. Yetkililerden ricamız. Tespite göre yardımları dağıtsalar daha adaletli olur. Evimize giremiyoruz. En ufak sarsıntıda evimizin duvarların çatırdama sesleri geliyor ”diye konuştu.
“BEN O PARAYLA SADECE EVİ BOYATABİLİRİM”
Depremden sonra DASK yetkililerinin eve gelerek inceleme yaptığını ifade eden Barutoğlu, “ Evin nerdeyse tamamı çatlak olmasına rağmen eve çıkarttığı tutar 4.800 TL. Bu verilen parayla ben evimin banyo ve tuvaletini yaptırdım. Şuan depremde bile onlarda kırıldı. DASK yetkileriyle görüştüm evimin tüm fotoları attım ona rağmen hala 4.800 TL diyorlar. Ben o parayla sadece evi boyatabilirim” dedi.
“AİLEMİN BAŞINDA OLMAM GEREKİYOR”
Kendisinin Karayollarında çalıştığı ifade eden Barutoğlu,“Görev yerim Malatya her gün gidip gelmek zorundayım. Tayin istedim ama vermediler. Annem rahatsız, kanser hastası kemoterapi görüyor. Ailemin başında olmam gerekiyor. Bu konuda da büyük sıkıntı çekmekteyim” diyerek bu konuda yeklilerden destek istedi.
“OĞLUMUN TAYİNİNİ ELAZIĞ’A ALINMASINI İSTİYORUM”
Kanser hastası Songül Toka ise yetkililere seslenerek “Devlet büyüklerimizden tek ricam oğlumun tayinini Elazığ’a alınmasını istiyorum. Kanser hastasıyım kemoterapi görüyorum. Gelinimin beyninde damar tıkanıklığı var. Oğlum başımızda olsun istiyorum. Bir ricam daha olacak devlet büyüklerimizden. Namaz kılan bir bayanım abdest alacak yerimiz dahi yok. Bazen eve gidiyorum. Ama korkuyla gidiyorum. Benim fazla bir şey de gözüm yok. Aç gözlü bir ailede değiliz. Sadece yardımlar adaletli ve düzgün şekilde yapılsın” diyerek çağrıda bulundu.
“GÜÇLENDİRME İLE AYAKTA DURUR MU”?
Evleriyle alakalı net bir bilgiye sahip olmadıklarını dile getiren Barutoğlu, “ Eviniz orta hasarlı girmeyin dediler ama ne yapacaklar veya güçlendirme olacakmış dediklerine göre. Bu bina 30 senelik bina güçlendirme ile ayakta durur mu? Evimizi krediyle aldık. 7 yıl boyunca ödemem gerek kredim var. Bir daha ev yaparlarsa iki kredi birleşecek ve bu beni büyük bir ekonomik sıkıntıya sokacak. Bunların hepsi kafamızda soru işareti nasıl netliğe kavuşacak hiçbir fikrim yok” diye konuştu.
“EN UFAK BİR SALLANTI DA EVİMİZ BAŞIMIZA YIKILACAK”
Çadırların yakın zamanda toplanılacağını söyleyen depremzede Barutoğlu, “Çadırların toplanacağını söyledi muhtar. Üst taraftan toplamaya başlamışlar. Bizimkileri de toplayacaklarmış. Bizim konteynere herhangi bir başvurumuz olmadı. Bize herhangi bir duyuruda gelmedi. Çadırlarda toplanırsa mecbur gidip evde kalacağız. En ufak bir sallantı da evimiz başımıza yıkılacak” dedi.
“BİZDE BU ANLAYIŞ YÜZÜNDEN MAĞDUR OLDUK”
Kendilerine herhangi bir yardım gelmediğini iddia eden Barutoğlu, “ Bütün yardımlar toplu çadırlara gitti. Burada ne tuvalet var ne lavabo var. Yakacak yardımı geliyor. Direk yanımızdan geçip gidiyor. Bir tek 5 torba kömür aldım ve soba aldım onu da zorla aldım. Herkese yemek yardımı falan geliyor. Bize herhangi yemek yardımı gelmedi. Mecburen evde yapıp geceleri burada getirip yiyoruz. Kızılay bize hiç yemek getirmedi. Burada nerden baksanız 20 çadır var. Çoğu çadıra yardım gelmeyince onla da bırakıp gittiler. Hasarlı evlerde oturuyorlar. Buraya gelip çadırları kontrol etseler kimin bu durumu su istimal edip etmediğini anlarlar ve bu sorun çözülür. Burada evi sağlam olanda belli hasarlı olanda belli. Tespit edilmeden bu anlayışa sahip olundu. Bizde bu anlayış yüzünden mağdur olduk. Yetkililerden ricamız. Tespite göre yardımları dağıtsalar daha adaletli olur. Evimize giremiyoruz. En ufak sarsıntıda evimizin duvarların çatırdama sesleri geliyor ”diye konuştu.
“BEN O PARAYLA SADECE EVİ BOYATABİLİRİM”
Depremden sonra DASK yetkililerinin eve gelerek inceleme yaptığını ifade eden Barutoğlu, “ Evin nerdeyse tamamı çatlak olmasına rağmen eve çıkarttığı tutar 4.800 TL. Bu verilen parayla ben evimin banyo ve tuvaletini yaptırdım. Şuan depremde bile onlarda kırıldı. DASK yetkileriyle görüştüm evimin tüm fotoları attım ona rağmen hala 4.800 TL diyorlar. Ben o parayla sadece evi boyatabilirim” dedi.
“AİLEMİN BAŞINDA OLMAM GEREKİYOR”
Kendisinin Karayollarında çalıştığı ifade eden Barutoğlu,“Görev yerim Malatya her gün gidip gelmek zorundayım. Tayin istedim ama vermediler. Annem rahatsız, kanser hastası kemoterapi görüyor. Ailemin başında olmam gerekiyor. Bu konuda da büyük sıkıntı çekmekteyim” diyerek bu konuda yeklilerden destek istedi.
“OĞLUMUN TAYİNİNİ ELAZIĞ’A ALINMASINI İSTİYORUM”
Kanser hastası Songül Toka ise yetkililere seslenerek “Devlet büyüklerimizden tek ricam oğlumun tayinini Elazığ’a alınmasını istiyorum. Kanser hastasıyım kemoterapi görüyorum. Gelinimin beyninde damar tıkanıklığı var. Oğlum başımızda olsun istiyorum. Bir ricam daha olacak devlet büyüklerimizden. Namaz kılan bir bayanım abdest alacak yerimiz dahi yok. Bazen eve gidiyorum. Ama korkuyla gidiyorum. Benim fazla bir şey de gözüm yok. Aç gözlü bir ailede değiliz. Sadece yardımlar adaletli ve düzgün şekilde yapılsın” diyerek çağrıda bulundu.