İlimizde yaşanılan deprem sonrası yıkılan binalarla ilgili süreçler konuşulmaya başlandı. Kamu Hukuku ve kentsel Dönüşüm Uzmanı Av Murat Erdoğan Sürsürü de 2013 yılında Kentsel Dönüşüm alanı ilan edilmesine rağmen Özel işletmenin Kanun gereği iki yıl içerisinde yapması gereken süreci yürütmediğini ve o mahallede vatandaşların şimdi evlerin nasıl verileceği konusunda büyük bir çelişki yarattığını söyledi. elaziginsesi.webtv^’nin konuğu olan Av. Murat Erdoğan; Derpem sonrası yeni bir sürecin başladığını ifade ederek bu aşamada hafif hasarlı, orta hasarlı ve ağır hasarlı kavramları ortaya çıktı. Şuan on binlerce insan bu kavramlarla karşı karşıya. Bu kavramlarında halk içerisinde oluşturduğu kavram karışıklığı var dedi
2013 YILINDA RİSKLİ ALAN İLAN EDİLMİŞ 7 YIL BOYUNCA KENTSEL DÖNÜŞÜM UYGULANMAMIŞ…!
Av. Erdoğan konu ile ilgili şunları dile getirdi. “Dolayısıyla hepsinin uygulama alanlarıyla maddeleri farklı. Birbirleriyle örtüşenler var ama uygulamaları farklı. Elazığ’da deprem olmadan önce riskli alan ilan edilen yerler var. Cumhuriyet Mahallesi, Sürsürü, Kızılay ve Karşıyaka. Riskli alan şartları şöyle, bir riskli alan uygulanacak yerde kamu güvenliği olması, altyapı olması, üst ve alt yapıda hasar olması. Bunun yanı sıra imar mevzuatında yüzde 65 yapının kaçak olması. Bu gibi alanların yoğun olduğu yerlerde kentsel dönüşüm riskli oluyor. Sarı evlere baktığımızda şehre uymuyor. Kızılay’da ki evler kerpiç evler. Sürsürü’de ki riskli alan olan yerler kerpiç evler. Yapı stoğunun tehlike arz edecek şekilde olduğu görünüyor. Riskli alan ilan edildikten sonra vatandaş sunu soruyor, benim sağlam evim var ve depreme dayanıklı benim evimi niye yıkıyorlar. Ben kentsel dönüşüme girecek şartları taşımıyorum. Kimisi de diyor ki bize2 gün süre verdiler evi yıkacaklar. Bazıları da diyor ki benim burada arsam var, arsamı takas etmek istiyorum. Bunun gibi onlarca soruyla karşılaştık. Sürsürü 2013 yılında riskli alan ilan edilmiş. 7 yıl boyunca burada kentsel dönüşüm uygulanmamış. Kanun diyor ki siz bir yerde kentsel dönüşüm yaptığınız zaman 2 yıl içerisinde faaliyete geçmeniz lazım. Buranın riskli alan ilan edilmesi bugün Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yapılıyor. Bir yer riskli alan ilan edilince orada yapılaşmaya izin verilmiyor. Orada usul de şöyle işliyor, karar verildikten sonra iş tokiye verilebilir, belediyeye verilebilir, özel idareye ve özel kişilere de verilebilir. Kat karşılığı veya takas yapılabilir. Burada değerleme yapıldıktan sonra özel bir şirkete vermişler. Bu özel şirket vatandaşlara tebligat çıkaracaktı. Bizden evinize veya arsanıza karşılık daire mi verelim değerini mi verelim diyeceklerdi. Bunların hiçbiri yapılmamış. Burada hukuk işletilmemiş. Vatandaşa uygulama yapılabilmesi için sorunların çözülmesi lazım. Senin gayrimenkulünün değeri 200 bin lira derler ve anlaşma için davet gönderilir. Biz Sürsürü’de bu işlemin hiç yapılmadığını gördük” şeklinde konuştu
SÜRECİN İLERLEMEMESİNİN NEDENİ MUHATABIN OLMAMASIDIR
Geçmişe bakıldığında Sürsürü’de, Aksaray’da ve Kızılay’da kentsel dönüşüme gidilmediği anlaşıldığını ifade eden Kamu Hukuku ve kentsel Dönüşüm Uzmanı Av Murat Erdoğan;” TOKİ buradan kar edemiyorum diyor. Bugüne kadar sürecin ilerlememesinin nedeni muhatabın olmamasıydı. Vatandaşa buradan çıkın yıkılacak deniyor. Siz burayı riskli alan ilan ediyorsunuz. Ama afet kanununu uyguluyorsunuz burada bir çelişki var. Afetle ilgili hadisede arsa payının ve ev değerinin birlikte hesap edilmesi gerekiyor. Burada böyle bir durum var. Biz sürecin kentsel dönüşümle halledilmesini talep ediyoruz ki vatandaş zarar görmesin” dedi.
2013 YILINDA RİSKLİ ALAN İLAN EDİLMİŞ 7 YIL BOYUNCA KENTSEL DÖNÜŞÜM UYGULANMAMIŞ…!
Av. Erdoğan konu ile ilgili şunları dile getirdi. “Dolayısıyla hepsinin uygulama alanlarıyla maddeleri farklı. Birbirleriyle örtüşenler var ama uygulamaları farklı. Elazığ’da deprem olmadan önce riskli alan ilan edilen yerler var. Cumhuriyet Mahallesi, Sürsürü, Kızılay ve Karşıyaka. Riskli alan şartları şöyle, bir riskli alan uygulanacak yerde kamu güvenliği olması, altyapı olması, üst ve alt yapıda hasar olması. Bunun yanı sıra imar mevzuatında yüzde 65 yapının kaçak olması. Bu gibi alanların yoğun olduğu yerlerde kentsel dönüşüm riskli oluyor. Sarı evlere baktığımızda şehre uymuyor. Kızılay’da ki evler kerpiç evler. Sürsürü’de ki riskli alan olan yerler kerpiç evler. Yapı stoğunun tehlike arz edecek şekilde olduğu görünüyor. Riskli alan ilan edildikten sonra vatandaş sunu soruyor, benim sağlam evim var ve depreme dayanıklı benim evimi niye yıkıyorlar. Ben kentsel dönüşüme girecek şartları taşımıyorum. Kimisi de diyor ki bize2 gün süre verdiler evi yıkacaklar. Bazıları da diyor ki benim burada arsam var, arsamı takas etmek istiyorum. Bunun gibi onlarca soruyla karşılaştık. Sürsürü 2013 yılında riskli alan ilan edilmiş. 7 yıl boyunca burada kentsel dönüşüm uygulanmamış. Kanun diyor ki siz bir yerde kentsel dönüşüm yaptığınız zaman 2 yıl içerisinde faaliyete geçmeniz lazım. Buranın riskli alan ilan edilmesi bugün Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yapılıyor. Bir yer riskli alan ilan edilince orada yapılaşmaya izin verilmiyor. Orada usul de şöyle işliyor, karar verildikten sonra iş tokiye verilebilir, belediyeye verilebilir, özel idareye ve özel kişilere de verilebilir. Kat karşılığı veya takas yapılabilir. Burada değerleme yapıldıktan sonra özel bir şirkete vermişler. Bu özel şirket vatandaşlara tebligat çıkaracaktı. Bizden evinize veya arsanıza karşılık daire mi verelim değerini mi verelim diyeceklerdi. Bunların hiçbiri yapılmamış. Burada hukuk işletilmemiş. Vatandaşa uygulama yapılabilmesi için sorunların çözülmesi lazım. Senin gayrimenkulünün değeri 200 bin lira derler ve anlaşma için davet gönderilir. Biz Sürsürü’de bu işlemin hiç yapılmadığını gördük” şeklinde konuştu
SÜRECİN İLERLEMEMESİNİN NEDENİ MUHATABIN OLMAMASIDIR
Geçmişe bakıldığında Sürsürü’de, Aksaray’da ve Kızılay’da kentsel dönüşüme gidilmediği anlaşıldığını ifade eden Kamu Hukuku ve kentsel Dönüşüm Uzmanı Av Murat Erdoğan;” TOKİ buradan kar edemiyorum diyor. Bugüne kadar sürecin ilerlememesinin nedeni muhatabın olmamasıydı. Vatandaşa buradan çıkın yıkılacak deniyor. Siz burayı riskli alan ilan ediyorsunuz. Ama afet kanununu uyguluyorsunuz burada bir çelişki var. Afetle ilgili hadisede arsa payının ve ev değerinin birlikte hesap edilmesi gerekiyor. Burada böyle bir durum var. Biz sürecin kentsel dönüşümle halledilmesini talep ediyoruz ki vatandaş zarar görmesin” dedi.