Yerel bir TV kanalında değerlendirmelerde bulunan Öztürk; Elazığspor- Vansporda yaşananlardan dolayı bu aşamada maalesef içimiz yanıyor. Bu kadar verilen emek, harcanan maddiyat, yirmi binin üzerinde taraftarımız vardı. İçimiz yanıyor dedi
AT SAHİBİNE GÖRE KİŞNER
Elazığsporun en uzun başkanlığını yapan biri olarak tecrübe kazanmıştık diyerek değerlendirmesine devam eden Öztürk; Bu işleri baştan ayarlamak lazım. Biz altı yedi dönem başkanlık yaptık. En küçük takım ile en büyük takımı birinci, ikinci, üçüncü ligde her gelen yönetimleri, başkanları Elazığ’a yakışır şekilde misafir eder, ilişkiler ve diyaloglar kurardık
Bunun karşılığı olarak biz deplasmana gittiğimizde aynı sevgi ve saygıyı karşı taraftan gördük. Bir laf vardır. At sahibine göre kişner. Olaylar gerildi, gerildi. Sanal alemde taraftarlar birbirine sataştı. En son Van’a gidildi. Orada oyunculara, yönetime saldırılar oldu.
Bir başkan olarak ben Van da olsaydım. Bir belediye başkanı bir kulüp başkanı olarak oyuncularımıza soğuk savaş başlatılıyor. Ben bir şekilde soyunma odasına gider oyuncularımızın başını kaldırırdım. Kafamız kırılacaksa kafamız kırılacak, kolumuz kırılacaksa kolumuz kırılacak derdim. Sen, Elazığ’dan kalkıyorsun bana gelen duyumlara göre sivil minibüsle Van’a gidiyorsun. Bu gün Vanspor başkanı kendi makam aracı ile görseller yaparak Elazığ’a geliyor. Sen minibüslerle gidersen, korkaklık sergilersen bunu futbolcunda duyar, teknik heyetinde duyar, çalışanında duyar. Orada baskı yapılıyor. Ben bir şekilde soyunma odasına gider o çocukların kafasını kaldırırdım. Bu eleştiri değil olması gerekeni söylüyorum.
Bizim ezeli rakibimiz Malatyaspor değil miydi. Yönetim kurulu olarak kendi herkes kendi aracı ile stadın önüne aracını çekti. Bunlar psikolojik harptır. Sen play-off oynuyorsun. Cesur olacaksın cesaret vereceksin. Ekibinin yanında olacaksın. Soyunma odasına gider gerekli enerjiyi verirsin çıkarsın diye konuştu
YÖNETCİLERİN PROTOKOLDE NE İŞLERİ VARDI
Bu gibi tansiyonu yüksek karşılaşmalarda yöneticilerin taraftarların arasında karşılaşmayı izlemelerinin tansiyonun ve tepkinin biraz önüne geçilmesinde etken olduğu dile getiren Öztürk: Maçı izledim. Baskı yapamadılar. Çocukların dizleri titriyordu.
Orada istediğin gücü gösteremedin. Elazığ’a en kritik maçlarda alırdım yanıma birkaç yönetimde arkadaşımızı taraftarında tepkisini çekmemek için taraftarın içerisinde maç seyrediyordum. En son Abdullahpaşa’da Vansporla oynadık. Başkanları Servet bey vardı. Başkanı misafir ettik. Ben herhangi müdahale olmasın diye taraftarın arasında karşılaşmayı izledim. Birkaç küfürün dışında herhangi bir olay yaşanmadı.
Bana göre yapılan yanlış bir iki gün önce Vali, Belediye Başkanı tribün liderleri ile birlikte bazı etkili isimlerle bir araya gelinirdi. Gelen taraftara bir mesaj verilirdi. 4-1 yenilmişsin bir taş atsan zaten bahaneye bakacalar. Sahaya insen bahaneye bakacaklar. Yönetimin bir kısmı bir kale arkası bir kısmı bir kale arkasında dururdu. Protokolde oturmakla eline ne geçiyor. Milletvekilleri geçin maratona sizi gören en az utanır. Gençler bir eylem yapmazdı şeklinde konuştu.
BELEDİYE BAŞKANI, MİLLETVEKİLLERİ NE YAPIYOR
Kendisinin şu an bir taraftar olduğunu vurgulayan Öztürk; Ben şu anda bir taraftarım. Mecnun başkanı aradım. Federasyon başkan vekili. Ben her iki karşılaşmadaki hadiseleri aktardım. Bana, siz sakin olsaydınız maçı alabilirdiniz dedi. Ben taraftar olarak yapıyorum. Ben başkan değilim. Bu, Belediye Başkanı ne yapıyor. Siyasiler mikrofonu eline almış bam bam bam diyor. Milleti sakinleştirmeye çalışıyor. Tedbir alınması gerekirdi. Tecrübeniz yok mu sizin. Biz bu maçı inanın alırdık” diyerek konuşmasını tamamlandı