Devlet ve hükümet, ahlaki kaygılardan arınmış, siyasal karar gücünün gereklerine göre hareket etmeli ve bunu kararlılıkla sürdürmelidir. Bunu istikrarlı bir şekilde sürdürmek ise başarının yegane ölçüsüdür. Reel politik; Almanca bir terim olup en bilinen tanımı ile Devlet Politikası olmasının yanında Kamuoyu baskısından uzak durmayı da gerektiren bir politika türüdür aynı zamanda. Reel politika, asıl amacından çıkmış olup şuanda komplo teorileri düzleminde okunmaya ve anlamlandırılmaya çalışılmaktadır. Aslında amaçlar, eylemler, stratejiler açık bir şekilde ortada olmasına rağmen ve mantığa uygunluk söz konusuyken komplo teorileriyle olaylar başka bir biçime dönüştürülmüştür. İşte burada Reel Politiğin karşısında sıkıntı yaratan ve başarısızlıklara örülü bir düzende olan komplo teorileri, ülkemizde yanlış yönlendirmelerle birlikte ülkenin olumsuz siyasi tablosunu tetiklemiştir.
Fakat şu gerçeği de göz ardı etmemek gerekir. Türkiye komplo teorileri dediğimiz olguyu bırakmadığı gibi bunu tamamıyla siyasi ve politik gündemden de çıkaramıyor. Üretilen bu teoriler ne yazık ki, ülkeyi açmaza bazen de sıkıntıya sürüklemektedir. Nedir bu komplo teorileri diye bakacak olursak, Ülke içi siyasi dilin farklı ve güçlü grupların bunu yanlış lanse ettirmesi ve, halkın verdiği tepkiler ile uluslararası boyutta hataların ve üretilen teorilerin yanlışlığı. Tarihe baktığımız zaman ise Reel Politiğin Osmanlıcada’’ Eyyamcı siyaset’’ olarak geçtiğini görürüz. Bunu, rüzgara göre yelken açan bir siyaset tanımı olarakta görmek yanlış bir ifade olmaz sanırım. Adından da anlaşılacağı gibi Reel politik tek bir tanım gibi anlaşılsa da herkesi yanıltan bir terimdir aslında. Yani gerçeği yansıtan bir ifade sanılır. Ama, özünde tam da bu anlamı içermeyip az önce belirttiğimiz gibi rüzgara göre ve duruma şartlara göre değişen bir siyasi lügattir. Ülkelerin gücü Reel Politikayı yönetmeye ve onun üzerinden başarılı olmaya yeter mi? İşte burada buna bakmak gerekir. Tabii ki bunu başaran ülkeler olduğu gibi bu tür bir siyaseti yönetemeyen ülkelerde mevcuttur. İlişkide bulunduğunuz ülkelerde ve hatta askeri anlamda işgal ettiğiniz ülkelerde koşulları tam anlamıyla iyi bilip gücünüzü ona göre kullanmanız gerekir.
Buda bize gösteriyor ki Türkiye’de şuanda Reel Politik, yani, rüzgara göre yelken açan bir siyaseti yürütmekten çıkmış, tamamiyle şahsi çıkarların, menfaatlerin, ve yanlış Kamu diplomasilerinin esiri olmuştur. Ülkemizin de bu hatalı siyaseti bize ağır bedeller ödetmiştir.