Sosyal anksiyete bozukluğu teşhisi sürecinde doktor bireyin anksiyetesine başka koşulların neden olup olmadığını veya bireyde başka bir fiziksel veya zihinsel sağlık bozukluğunun yanı sıra sosyal fobi olup olmadığını belirlemek isteyecektir.
Buna yönelik olarak doktor, herhangi bir tıbbi durumun veya ilacın anksiyete belirtilerinitetikleyip tetikleyemediğini değerlendirmek için bir fiziksel muayene gerçekleştirecek ve bu süreçte bireyin belirtilerinin ne sıklıkta ortaya ve hangi durumlarda ortaya çıktığının belirlenmesi için çeşitli sorular soracaktır.
Hasta bireyi endişelendirip endişelendirmediklerinin belirlenmesi için çeşitli durumların bir listesini birlikte gözden geçirdikten sonra, bireyden sosyal kaygı semptomları hakkında çeşitli kendi kendine bildirim anketleri doldurmasını isteyecektir.
Doktor teşhis sürecinde bireyin yargılanabileceğini, utandığını veya küçük düşürüldüğünü düşündüğü için belirli sosyal durumlar hakkında kalıcı, yoğun korku veya endişe hissetmesine, durumla orantısız aşırı kaygı hissetmesine, günlük yaşama müdahale edecek seviyede kaygı veya sıkıntı hissetmesine, kendisinde kaygı üreten sosyal durumlardan kaçınmasına veya bunlara yoğun korku veya kaygı hisleri ile katlanmasına ya da tıbbi bir durum, ilaç veya madde bağımlılığı ile açıklanamayan korku veya endişe hislerinin varlığına dair izler arayacaktır.
Tedavi Yöntemleri
Sosyal Fobi Nasıl Tedavi Edilir?
Sosyal anksiyete bozukluğunun tedavisi, durumun bireyin günlük yaşamda işlev görme yeteneğini ne kadar etkilediğine bağlıdır. Sosyal anksiyete bozukluğu için en yaygın iki tedavi türü psikoterapi yani psikolojik danışmaveya konuşma terapisi veya ilaç tedavisidir. Bazı vakalarda iki tedavi türü eş zamanlı olarak kullanılır.
Psikoterapi, çoğu sosyal anksiyete bozukluğu vakasında görülen semptomlarda iyileşmeye yol açar. Terapi sürecinde birey kendisiyle ilgili olumsuz düşünceleri nasıl tanıyacağını ve değiştireceğini öğrenir. Sosyal durumlarda güven kazanmasına yardımcı olacak beceriler geliştirir.
Bilişsel davranışçı terapi, anksiyete için en etkili psikoterapi türüdür. Bu terapi türü hem bireysel hem de gruplar halinde yapıldığında eşit derecede etki gösterebilir.
Maruz kalmaya dayalı bilişsel davranışçı terapi sürecinde birey en çok korktuğu durumlarla yavaş yavaş yüzleştirilir. Bu, bireyin başa çıkma becerilerini geliştirebilir ve kaygı uyandıran durumlarla başa çıkabileceğine dair kendisine güven geliştirmesine yardımcı olabilir.
Birey sosyal becerilerini geliştirmek ve başkalarıyla ilgili rahatlık ile kendine güven kazanmak için beceri eğitimine veya rol yapma oyunlarına da katılabilir. Bireyin sosyal durumlara maruz kalma pratiği yapması, endişeleri ile başa çıkması için özellikle faydalı olabilir.
Sosyal fobinin tedavisinde kullanılabilecek çeşitli ilaç türleri mevcut olmasına rağmen, seçici serotonin geri alım inhibitörleri genellikle sosyal kaygının kalıcı semptomları için denenen ilk ilaç türüdür.
Doktor, yan etki görülmesi riskini en aza indirmek için, bireye düşük dozda ilaç vermeye başlayabilir ve reçeteyi yavaş yavaş tam doza çıkarabilir. Bu tedavi türünde belirtilerin belirgin şekilde iyileşmesi birkaç haftadan birkaç aya kadar sürebilir.
Sosyal kaygı sendromu belirtileri için kullanılan başka ilaç türleri de mevcuttur. Örneğin birey için en az yan etkiye sahip, ve en etkili olan türü bulmak için birkaç farklı antidepresan türünü denemek gerekebilir.
Bazı anti-anksiyete ilaçları bireyin kaygı seviyesini azaltabilir. Bu ilaçlar çoğunlukla hızlı etki gösterseler bile bağımlılığa ve uyuşukluğa yol açabilirler. Bu sebeple sadece kısa süreli reçete edilirler.
Beta blokerleri, adrenalinin uyarıcı etkisini bloke ederek çalışırlar. Bu sayede kalp atış hızı ile tansiyonu kontrol edip seste veya uzuvlarda titremeyi azaltabilirler. Bu sebeple, konuşma yapma gibi belirli bir duruma ilişkin semptomları kontrol etmek üzere seyrek olarak kullanıldıklarında en iyi sonucu verirler. Ancak sosyal fobinin genel tedavisi için tavsiye edilmezler.
Bireyler sosyal anksiyete bozukluğu tedavisinin uzun süreceğini kabul etmelidir. Bu sebeple hemen pes edilmemelidir. Birkaç hafta veya ay boyunca psikoterapi yardımıyla ilerleme kaydedilebilir, veya bireyin durumu için doğru ilacı bulmak biraz deneme yanılma gerektirebilir.
Bazı vakalarda sosyal anksiyete bozukluğunun semptomları zamanla azalabilir ve bu sayede ilaç tedavisi kesilebilir. Diğer vakalarda ise durumun nüksetmesini önlemek için yıllarca ilaç alması gerekebilir.
Tedaviden en etkin şekilde faydalanmak isteyen bireyler tıbbi ve terapi randevularınıza uymalıdır. Kaygıya neden olan sosyal durumlara yaklaşmak için hedefler belirleyerek kendisine meydan okumalıdır. Birey ilaçları belirtildiği şekilde kullanmalı ve durumdaki herhangi bir değişikliği doktora bildirmelidir.
Sosyal Fobi İçin Yaşam Tarzı Değişiklikleri Ve Evde Bakım
Sosyal anksiyete bozukluğu tedavisi sürecinde bireyler bir tıp uzmanının veya bir psikoterapistin yardımına ihtiyaç duysa da, bireyin belirti ve semptomlarını tetiklemesi muhtemel durumlarla başa çıkmak atabileceği bir takım adımlar mevcuttur. Bu adımlar arasında alkolden kaçınmak, düzenli olarak fiziksel egzersiz yapmak veya fiziksel olarak aktif olmak, kafeini sınırlamak veya bütünüyle kaçınmak, rahat hissedilen insanlara ulaşarak onlarla sosyal ortamlara katılmak, sağlıklı, dengeli bir diyet yapmak, stresi azaltma becerilerini öğrenmek ve yeterli uyku alınan uyku düzenine sahip olmak sayılabilir.
Birey küçük adımlarla pratik yapmalıdır. Öncelikle hangi durumların en çok kaygıya neden olduğunu belirlemek için korkula göz önüne alınmalıdır. Daha sonra, daha az kaygıya neden olana kadar bu aktiviteleri yavaş yavaş uygulamaya başlamak faydalı olabilir. Birey kendisine günlük veya haftalık hedefler belirleyebilir. Ne kadar çok pratik yapılırsa, o kadar az endişe oluşacaktır.
Mesela halka açık bir ortamda yakın bir akraba, arkadaş veya tanıdıkla birlikte yemek yemek, bir başkası ile bilerek göz teması kurmak ve selam veren ilk kişi olmak, birisine iltifat etmek, bir perakende satış görevlisinden bir ürünü bulma konusunda yardım istemek, bir yabancıdan yol tarifi almak, başkalarına kendileri hakkında soru sorup, onlara ilgi göstermek veya plan yapmak için bir arkadaşı aramak gibi yöntemler bireylere yardımcı olabilir.
Sosyal durumlar için önceden hazırlanmak bireye yardımcı olacaktır. Başlangıçta birey için kendisine göründüğü kadar zor veya acı verici olsa da, birey semptomlarını tetikleyen durumlardan kaçınmamalıdır.
Bu tür durumlarla düzenli olarak yüzleşmek, hemen her vakada bireyin başa çıkma becerilerini geliştirmeye ve pekiştirmeye yardımcı olacaktır. Sosyal durumlar için önceden hazırlanmak üzere kullanılabilecek bir takım stratejiler mevcuttur.
Birey kendisine gerçekçi hedefler belirlemelidir. Gevşeme egzersizleri yapmak ve kendisi hakkında sevdiği kişisel niteliklere odaklanmak bireye yardımcı olur. Benzeri şekilde çeşitli stres yönetimi tekniklerini öğrenmekte faydalıdır.
Birey korktuğu utanç verici durumların gerçekte ne sıklıkla gerçekleştiğine dikkat etmelidir. Bu sayede korktuğu senaryoların genellikle gerçekleşmediğini fark edebilir. Birey konuşabileceği ilginç bir konuyu belirlemek için önceden gazete veya haberleri okuyarak sohbet etmeye hazırlanabilir.
Olası utanç verici durumlar ortaya çıkarsa, birey kendisine hissedilen duyguların geçeceğini ve geçene kadar bunlarla başa çıkabileceğini hatırlatmalıdır. Çoğu insan durumu ya fark etmez, ya bireyin endişelendiği kadar umursamaz ya da beklenenden daha bağışlayıcıdır.
Birey sinirlerini yatıştırmak için alkol kullanmaktan kaçınmalıdır. Alkol kısa süreli rahatlamaya neden oluyor gibi görünse bile, uzun vadede daha büyük anksiyete sorunlarına yol açar.