Ülkemiz her an bir felaketle can almaya devam ediyor. Sel felaketi olur dere yatağına ev yapmayın denir. İyi de oraya ev yapılması iznini veren kim sorulmaz, sorumlusu aranmaz. Deprem olur imar iznini verenlerden hesap sorulmaz, sorumlusu yine vatandaş olur. Madencilik faaliyetlerindeki ihmaller birçok can alır, ilgili bakanlık sorumlu aramak yerine timsah gözyaşları döker. Yani değneğin iki ucu da b.klu neresinden tutarsanız tutun pislik size bulaşıyor. Ortak noktaları birkaç kuruş fazla kazanmak olan firmalar karşısında iktidarın sorumsuzluğunu bazı örneklerle açıklamaya çalışayım.
Yaşanan felaketlerden biri, Erzincan ili İLİÇ maden faciası dokuz işçinin canına mal oldu. Madencilik faaliyetine izin veren dönemin Çevre, Şehircilik ve İklim değişikliği Bakanı Kurum hiç oralı olmadığı gibi mevcut Bakan bizim tarafımızdan verilen bir izin yok diyerek sorumluluktan kaçma girişiminde bulundu. İki mühendis tutuklandı ve olay soğumaya bırakıldı. Olan vatandaşa oldu.
Bir diğer felaket ise geçtiğimiz hafta Antalya’da yaşanan teleferik faciasıdır. Söz konusu olayda bir vatandaşımız vefat etti birçok vatandaşımız yaralandı havada kalan vatandaşların kurtarılması ancak 24 saatin sonunda tamamlandı. Denetimin Sorumlu bakanlık tarafından neden yapılmadığı sorgulandığında, sorumlu Sanayi ve Teknoloji Bakanı sorumluluk üstlenmedi akabinde bakanlığın denetim tutanağı ortaya çıkınca sessizliğe büründü.
Bir başka geliyorum diyen felaket ise, Elazığ ili Maden ilçesinde yaşanacağının izlerini taşıyor. Yıldızlar SSS Holding çıkardığı pasaların heyelana sebep olduğu ilgili kurum tarafından belgelenmesine rağmen çalışmasına devam etmesi bir yana Afşin ilçesindeki gümüş ocağından çıkarılan cevheri Maden ilçesine taşıyacağını ve ayrıştırmayı burada yapacağını belirterek gerekli izni aldı. Bunu tüm detaylarıyla basında paylaştım. Özetle her yıl yaklaşık 80 bin ton pasayı yine buraya dökecek. Bunun için de ilçe boşalsın isteniyor. İktidar ve bürokratları ise firmayı koruma adına seyrediyor. Müdahale edilmemesi halinde ikinci bir İLİÇ faciasının yaşanması kaçınılmaz olacaktır. Bizden söylemesi kulak tıkayanlar olası bir felaketin sorumlusu olacaktır.
Değerli vatandaşlar, bu felaketler önlenemez mi? Bu sistem varlığını devam ettirdiği sürece önlenemez. Çünkü; sistem gereği seçilmişlerden oluşan TBMM mevcut Başkan ve Bakanlardan hesap soramıyor. Böylece iktidarın yanlışları yanlış olmaktan öteye gidemiyor. Denetlenemeyen iktidar mensuplarına bağlı bürokrasi çarkının da çalışmadığı, bürokratların görevlerinin gereğini yerine getirmedikleri görülüyor. Faturasını ise vatandaşlar canı ile ödüyor. 22 yıldır iktidarda olan Mevcut AKP iktidarında sorumluluk YOK, ihmaller ÇOK. Denetim YOK, kaza ÇOK. Sonuç; İktidarın ihmalleri can alıyor.