Sanki ülkenin hiçbir sorunu yokmuş gibi küfe sende, küfe bende tartışması siyasilerin sorunu haline geldi. Bizde bu konuya kayıtsız kalamazdık tabi, aslında bilinen şeylerin tekrarı olacak belki ama küfede neler olduğuna değinmeden geçemezdik. Çünkü; bu küfe sorunu kimilerini uçururken, kimilerini de yerlerde süründürüyor. Hadi kısa bir tur atarak başlığımda ne demek istediğime bakalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan KKTC dönüşü uçakta gazetecilerin emekli maaşlarıyla ilgili soruya cevaben özetle; “En düşük emekli maaşının 12.500 lira olacağını açıklandığında muhalefete bakıyorsunuz düşünmeden, görüşmeden, konuşmadan asgari ücret 17 bin lira olsun diyor. Bunların sırtında maalesef küfe yok. Küfe bizde. Biz ölçüyoruz, biçiyoruz ve ekonomik dengeleri biçimde nasıl götürürüz? Buna bakıyoruz, adımlarımızı da buna göre atıyoruz. Gündemimizde grup başkanımızın açıkladığı konular var, gerisi söylentiden ibaret." Açıklamasını yaptı. “Küfe bizde” diyen Erdoğan’a vatandaş , küfe sizde ve ölçüp biçerek yönettiğiniz ekonomi buysa vay halimize demez de ne der. Ben de vatandaşlar adına soruyorum, ölçüp biçtiğin için mi dengesini kaybettirdiğiniz ülkemiz her alanda uçurumun eşiğinde sayın Erdoğan.
Oysa; Erdoğan muhalefeti eleştirmek ya da hep bir suçlu aramak yerine yahu 22 yıldır iktidarda olan benim. Ben ne yaptım da ülke bu hale geldi diye bir öz eleştiri yapması daha gerçekçi olmaz mı? çünkü; tek adam rejimi yasası gereği kendisinden hesap sorulamıyor, denetlenemiyor. Özeleştiri olmayınca da “saldım çayıra, mevlam kayıra” durumu ortaya çıkıyor. Yetki çok, sorumluluk yok olunca küfe “RANT” ile doluyor.
“Sırtında küfe yok” deyimi TDK (Türk Dil Kurumu)’na göre; “eski düşünce ve yönünü kolayca değiştirmek, sözünden caymakta sakınca görmemek” demek… Küfe içeriğini ve kimlerin ne taşıdığını birkaç örnekle sizlerin sağduyusuna bırakacağım;
- Faiz sebep enflasyon sonuç dedi seçimden hemen sonra yüzde 8.5 olan faiz yüzde 50’ye çıkarıldı. Paralar Zenginlerin küfesinde, zamlar ise fakirlerin küfesinde,
- Araç geçiş, yolcu ve hasta garantili projeler nedeniyle yandaş firmalara ödenen bedeller elbette vatandaşın küfesinde,
- Elektrik ve doğalgaz iletim ve dağıtım şirketlerinin borçlarının ödenmesi yükü sürekli yapılan zamlarla vatandaşın küfesinde,
- Maaşların zamlanması noktasında 3-5 maaş alan bürokratların, söz konusu kendileri olduğunda 10 dakikada alınan kararlar gereği milyonlar vekillerin küfesine, söz konusu çalışan ve emekliler olduğunda ölçülen ve biçilen değerler zoraki de olsa emekçilerin küfesine,
- Eğitim, sağlık hizmetleri parası olan ve yasalarla koruma altına alınan vekillerin küfesine, yoksulların ise 5 metre kefen düşüyor küfesine,
Allah korkusunu kalbinde hisseden yöneticiler açısından küfenin neyle doldurulduğunu, dünyadan bir örnekle sorgulamanız için sizlere aktarmak istiyorum. Uruguay'da 2009-2015 döneminde Devlet Başkanlığı görevini yürüten ve Sade yaşamıyla "Saraysız Başkan" olarak anılan Mujica, devlet başkanlığı yaptığı dönemde, mütevazı çiftliğindeki yaşamına devam etmiş ve aylık 12 bin dolar olan maaşının yüzde 90'ını hayır kurumlarına bağışlayan dünyanın en fakir devlet başkanı olarak anılmaktadır. Onun küfesinde “kul hakkı” yok bizde ise dinimizi siyasi çıkarı için istismar eden halkı yoksulluk, açlık sınırında yaşarken kendisi, binlerce odalık sarayda lüks ve şatafat içerisinde yaşayan bir başkanın küfesinde ise sadece “kul hakkı” var.
Sonuç olarak toplumun yüzde 80’nin küfesi “dert, kaygı, ümitsizlik, işsizlik, endişe, şişirilen elektrik ve doğalgaz faturaları, hazine garantili işlerin tüm bedelleri “ ile dolmakta ve her geçen gün daha da ağırlaşan bu yükü sırtından atamazken, saray ve eşrafı, rant sonucu kazanılan ve itiraftan tasarruf olmaz anlayışı ekseninde lüks ve şatafat içerisinde yaşamının devamı için halkımızın emeği olan “kul hakkı” ile küfelerini doldurmaya devam ediyor.
Dindarlık maskesi takıp kul hakkı yiyen, vicdan yoksunu ve halkına öncü olamayan bir Cumhurbaşkanı mı, yoksa dini ne olursa olsun kul hakkına el uzatmayan vicdanlı, mütevazi ve halkına öncü olan mujika gibi bir cumhurbaşkanı mı? Sizce ülkemizi yöneten cumhurbaşkanı bunlardan hangisi olmalı?
KUL HAKKI ile DOLU KÜFE KİMDE? Sizde biliyorsunuz değil mi? Sırtınızdaki küfeyi boşaltacak ve her alanda halkına öncü olacak yeni bir yönetim temennisiyle.