• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Gündem
  • Siyaset
  • Ekonomi-STK
  • Kültür - Sanat/Eğitim
  • Emniyet-Adliye
  • Sağlık - Yaşam
  • Spor
  • Manşet
  • Video Galeri Yazarlar
  • Ara
SON DAKİKA:
01:22
Ercan: Palu kaderine terk ediliyor
01:09
Genç Boksörümüz Aygül Özdemir'den bronz madalya
Video Galeri Yazarlar
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. METİN AKGÜN
  3. İnsan Nedir? Bildin mi Sen?
Yayınlanma: 09 Nisan 2022 - 20:10

İnsan Nedir? Bildin mi Sen?

09 Nisan 2022 - 20:10
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Dinle
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
METİN AKGÜN
METİN AKGÜN

Zaman zaman gençlerle, çocuklarla onları anlamak, gönül dünyalarındaki değişim sürecini, bu süreçteki etkilenme değişkenlerini anlamak amaçlı sohbet ediyorum.

Yine böyle bir sohbet sürecinde, Ramazan’ın manevi atmosferinde, Rahman suresi ile ilgili konuşmaya başladık. Bu sohbet sürecinde Rahman Suresi mealini okuyarak sohbeti devam ettirdik.

Bu sohbette;

(Rahmân), Cenâb-ı Hakk’ın güzel isimlerinden olup, “Nihâyetsiz rahmet ve merhamet sahibi” yönüne işaret edip, O’nun ayırım yapmaksızın tüm yaratıklarına sınırsız rahmet edici olduğunu yönüne dikkat çekmiştim. 

Surede, Rahmân ismi zikredildikten sonra hemen peşinden “Kur’an’ı öğretti” hususunda, Kur’an’ın en büyük rahmet tecellisi olduğuna, İnsanın da bu gaye ile yaratılışına, yaratılışın imtihan amacındaki kurtuluşun ana ekseninin de Kur’an’ı öğrenmek ve onun talimatlarına uygun yaşamakta oluşuna dikkat çekerken, bu süreçteki temel değerin, yaratılan insana verilen hususiyetlerde gizli olduğuna,  diğer yaratıklar arasında insana düşünme, anlama ve anladığını anlatma özelliklerini vurgulamıştım.

Surede, “İnsanı yarattı.”, “Ona anlayıp açıkça anlatmayı öğretti.” Derken, yaşadığı dünyayı tanıma, anlama yönüne de dikkat çekildiğini, “Göğe gelince, Allah onu yükseltti”, “kâinattaki mükemmel ahengi sağlayan ölçü ve dengeyi koydu.” ayetlerine, “Ta ki siz de bundan ders ve örnek alıp ölçüyü aşmayasınız!”, “Öyleyse tarttıklarınızı adâletle dosdoğru tartın ve hiçbir zaman ölçüyü eksik tutmayın!” ayetlerinde de yaşamdaki dengeye işaret edilerek uyarılar yapıldığına, “Yeryüzüne gelince, Allah onu tüm canlılar için yayıp döşedi.”, “Orada çeşit çeşit meyveler, ürünler ve salkımlarla yüklü hurma ağaçları vardır.”, “Sapları ve yaprakları hayvanlara yiyecek olarak kullanılan taneler ve hoş kokulu bitkiler vardır.” ayetlerinin devamında, “Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?” ayetine dikkat çekmiş, toplam 78. Ayet olan Rahman suresinde, 31 defa “Öyleyse, ey insanlar ve cinler, Rabbinizin hangi nimet ve kudretini yalanlayabilirsiniz?” ayetinin tekrarı ile ilgili ne düşünürsünüz diye soru yöneltmiştim…

Biz yetişkinlerin, aldığımız eğitim sürecinde özgün düşünme esnekliğimizin ne derece yıpratıldığını, ilkokul öğrencisinin verdiği “ANLAMIYORLAR DEĞİL Mİ?” sorusu ile fark etmiştim.

Gerçekte, okullarımızda verdiğimiz eğitim sürecinde çocuklarımızın kendilerine bahşedilen anlama-düşünme-irdeleme-yorumlama gibi özellik ve yeterliklerini kaybetmelerine neden olduğunu düşündürdü…

Sahi neden anlamıyoruz? Sorusunu hiç düşündük mü?

Bu sorunun cevabının; Bakara/41. Ayette “Yanınızda olan (Tevrat)ı, doğrulayıcı olarak indirdiğime (Kur'an'a) iman edin; onu inkar edenlerin ilki siz olmayın ve ayetlerimizi az bir değer karşılığında değişmeyin.” Yer alan uyarıda gizli olduğunu…

Peygamberin Kur’ân’ı vahiy meleği Cebrail’e son okuyuşunda hazır bulunan, vahiy kâtibi ve hafız olan Zeyd ibn Sabit’e verdi. Zeyd, titiz bir çalışma ile Kur’ân’ı mushaf haline getirdi ve halifeye teslim etti. (1)

Mushaftaki sıralamada yüz ondördüncü ve son, iniş sırasına göre yirmi birinci sûredir. Felak sûresinden sonra, İhlâs sûresinden önce Mekke’de inen “Nas Suresi”.

Nas suresi mealinde;

“De ki: “Cinlerden olsun insanlardan olsun, insanların kalplerine vesvese sokan sinsi şeytanın şerrinden insanların rabbine, insanların mâlik ve hâkimine, insanların mâbuduna sığınırım!” denmesi, insanların uyarılmasındaki temel sebep ve insanın yaratılışındaki hususiyete de dikkat çektiğini düşündürüyor…

“… az bir değer karşılığında değişen”, az bir dünyalık karşılığında, kıblesi cebinde yaşayan bireye dönüştüğümüzü/dönüştürdüklerimizi düşünüyorum da;  nefsin tatmini ekseninde yaşamaya alışan/alıştırılan değişmeye (az bir değer karşılığında değişen) hazır insanın yarına dönük uyarıldığını da unutma riskimiz her an devam ediyor.

Bizim nefsani risklerimiz dışında, mesuliyetimiz dahilinde olan bireylerin de yetişmeleri sürecinde; onları anlık heva ve heveslerinin, hormonlarının tatmini ekseninde yetiştirmeye devam ettiğimiz takdirde, yarına dönük kazanacağı bu hususiyetleri ile, gözümüzden kıskandığımız yavrularımızı nasıl bir geleceğe attığımızın farkında mıyız?

Son günlerin izleyici kitlesi her geçen gün artan, ailece izlendiğini düşündüğüm “Gönül Dağı” dizisini düşünüyorum. Geniş bir yelpazede yakın çevremizde de görebileceğimiz karakterleri ile dikkat çeken dizide, son bölümlerinde dikkat çeken karakter “Kellerin Rıfat”.

Gönül dağında Gedelli Kahvesi'nin sahibi olan Kellerin Rıfat ama bir kıza gönül verir. Karşı çıkışlara rağmen, gönlünün akarında yüksek özveri ile yaşayan  “Kellerin Rıfat”, nişanlanır. Görme engelli olan nişanlısı Meryem’in gözünü açtırmak için her tür fedakârlığı (dükkanını dahi elden çıkarır/feda eder) yaşar…

Görme engelli olan nişanlısı Meryem’in gözünü açtırdıktan sonra Meryem tarafından terk edilince, insana dair ezberleri bozan repliği ile gönül dağına çıkar.

Gönül dünyasında yaşadığı dalgalanmalar ile anlayamadığı bu değişimi sorgular… Bu sorgulamasında; sürekli tekrar ettiği, “İnsan insan derler dayı, insan nedir bildin mi sen?” cümlesi ile sadece gönüllere dokunmadı “Kellerin Rıfat”…  Bu repliği ile gönüllerde derin izler bırakırken, zihinleri derinden sarstı, insanın kalbi yüreği gönlü oldu bir anda…

Diziyi izlerken, aynı soruyu, “İnsan insan derler dayı, insan nedir bildin mi sen?” cevabını aramak hassasiyetinde sorduk mu acaba nefsimize?

İnsan olmanın erdemlerini, kaybettiğimiz değerlerimizi, çocuklarımızı yetiştirme sürecinde; nefsinin tatminine odaklanmamız, hayata hazırlamadan, cam fanusta yetiştirmeye devam ettiğimiz çocuklarımızın, çıkarları ekseninde “Kıblesi Cebinde” yaşayan bir garabete dönüşmesinin sonuçları ürkütmüyor mu sizi de…

Yarınından endişe duymayacağımız, hayata hazırladığımız bir nesil yetiştirme gayretinde bulunmamız dualarımızla, esen kalın diyorum.

  • YORUMLAR
  • FACEBOOK
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Muharrem Ayı - 27 Haziran 2025
  • Babalar Günü - 14 Haziran 2025
  • idrak edeceğimiz "Kurban Bayramımız", Mübarek olsun - 06 Haziran 2025
  • '19 Mayıs'ı Yarın Odaklı Doğru Anlamalıyız…' - 19 Mayıs 2025
  • 'Cennetimiz Olan Annelerimizin Ellerinden Öpüyoruz' - 10 Mayıs 2025
  • 3 Mayıs 1944 Türkçülerin ıstırabı ile yoğrulmuş bir dönüm günüdür - 03 Mayıs 2025
  • DENGE… - 27 Nisan 2025
  • 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı - 22 Nisan 2025
  • Avukatlar Günü - 06 Nisan 2025
  • Ramazan Bayramı - 30 Mart 2025
  • Kadir Gecesi - 26 Mart 2025
  • "Nevruz" Tarımsal Açısından Bir Fırsat Olabilir… - 22 Mart 2025
  • Çanakkale Ruhu, İstiklalimizin Teminatıdır… - 17 Mart 2025
  • İstiklal Marşının Kabulü - 12 Mart 2025
  • "8 Mart Dünya Kadınlar Günü" - 08 Mart 2025
  • Ramazan-ı Şerifi Ciğerimiz yanık halde karşılıyoruz. - 28 Şubat 2025
  • Yeni Yıl Mesajı - 31 Aralık 2024
  • "Öğretmenler, nefsine değil, nesline hizmete adanmış bir ömrü yaşayan meslek mensuplarıdır … - 24 Kasım 2024
  • 'TUSAŞ'a Yönelik  Gerçekleştirilen Hain Terör Saldırısını Nefretle Kınıyoruz.' - 25 Ekim 2024
  • Eğitim Niçin Var? (5) "Eğitim Çok Ama Çok Önemlidir" Diyoruz Ya… - 15 Ekim 2024
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
ilan.gov.tr
Köşe Yazarları
HADİ ÖNAL
HADİ ÖNAL
Türkiye'de Liyakatsizlik Neden Meşrulaştırıldı?
PROF. DR. SABAHATTİN DEVECİOĞLU
PROF. DR. SABAHATTİN DEVECİOĞLU
Dünya Üniversite Oyunları 2025
METİN AKGÜN
METİN AKGÜN
Muharrem Ayı
DR.HASAN YAĞAR
DR.HASAN YAĞAR
HİLAFET ÜZERİNE BİR KAÇ SÖZ
CEZMİ ORKUN
CEZMİ ORKUN
KİMİN UMURUNDA!
AV.DR.İRFAN SÖNMEZ
AV.DR.İRFAN SÖNMEZ
Kahrolsun metan gazı!
MEHMET ŞAĞBANŞUA
MEHMET ŞAĞBANŞUA
Gardaş
ERHAN DABAK
ERHAN DABAK
Kendimiz çalıp kendimiz oynamayalım…,
Çok Okunan Haberler
AK Parti Meclis Üyesi ve Grup Başkan Vekili Kızılkaya: Öz yeğenime 640 bin Tl ceza yazıldı
AK Parti Meclis Üyesi ve Grup Başkan Vekili Kızılkaya: Öz yeğenime...
Karahüseyinoğlu'ndan Sert Çıkış: Bir işletme bölge müdürünün belediye üzerinde etkisi olmamalı
Karahüseyinoğlu'ndan Sert Çıkış: Bir işletme bölge müdürünün...
Elazığ'da Güzellik Salonuna Fuhuş Operasyonu: 4 Kişi tutuklandı
Elazığ'da Güzellik Salonuna Fuhuş Operasyonu: 4 Kişi tutuklandı
Ana Sayfa
Gündem
Siyaset
Ekonomi-STK
Kültür - Sanat/Eğitim
Emniyet-Adliye
Sağlık - Yaşam
Spor
Manşet
Video Galeri
Yazarlar
Köşe Yazarları
Video Galeri
Biyografiler
Yerel Haberler
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Asayiş
  • Çevre
  • Dünya
  • Genel
  • Gündem
  • Siyaset
  • Spor
  • Teknoloji
  • Video Galeri
  • Yazarlar
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Yerel Haberler
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Sitene Ekle
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim