• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Gündem
  • Siyaset
  • Ekonomi-STK
  • Kültür - Sanat/Eğitim
  • Emniyet-Adliye
  • Sağlık - Yaşam
  • Spor
  • Manşet
  • Video Galeri Yazarlar
  • Ara
SON DAKİKA:
15:07
TKDK'dan 42 Milyon Avroluk yeni çağrı ilanı!
12:15
Elazığ Belediye Meclisi'nde Alevi Vatandaşlara Yönelik Uygulamalara Tepki: Çifte Standart Var
Video Galeri Yazarlar
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. AV.DR.İRFAN SÖNMEZ
  3. Sayıştay işlevsizleşirse ne olur?
Yayınlanma: 02 Ağustos 2022 - 23:49

Sayıştay işlevsizleşirse ne olur?

02 Ağustos 2022 - 23:49
Yorumlar
TAKİP ETTAKİP ET
Dinle
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
AV.DR.İRFAN SÖNMEZ
AV.DR.İRFAN SÖNMEZ

CB Erdoğan Sayıştay'a, "açık aramayın, ceza vermeyin" çağrısı yaptı. Bu Sayıştay’a görevinizi yapmayın demek. Bir hâkime, hırsıza, katile, tacizciye ceza vermeyin demek neyse, Sayıştay'a da bu çağrıyı yapmak aynı şeydir.

Halbuki Sayıştay'ın görevi Kamu İdarelerinin mali faaliyet ve işlemlerini denetleyerek, kanunlara uygun olup olmadığına bakmak, kamu zararına neden olanları tespit ederek hükme bağlamaktır. Yani bir cümle ile, mali işlerin hukuka uygunluğunu denetlemek, kamunun zarara uğratılmasını önlemektir.

Bu denetimi yapmayın demek, hazine kapısını açık bırakın isteyen çalsın demekle eş anlamlıdır. Yolsuzluk hassasiyeti taşıyan bir iktidar, bırakınız Sayıştay'ı işlevsiz hale getirmek, tam tersine bu denetimin önündeki engelleri kaldırmaya çalışır. Çalışanlarını yüreklendirir. Bizde tam tersi oluyor. İşte ekonomideki kara deliklerin sebeplerinden biri budur. Siz dokunmayın derseniz, hırsız artık durur mu?

Sayıştay denetimi ekonomik büyümeye engel olmaz, kamunun zarara uğratılmasına engel olur. Mali işlemlerde keyfiliğin önüne geçer.

Yirmi yıl boyunca yargı işlevsiz hale getirildi, şimdi de kamuyu korumaya çalışan son kale Sayıştay çalışamaz hale getiriliyor. Bunun sonu hukukun yerini keyfiliğin, düzenin yerini kaos ve kuralsızlığın almasıdır. Sistem, yolsuzluğa engel olan bütün kurumları tasfiye ediyor.

DEMİRTAŞ'A BİR HİKAYE YAZDIRILIYOR.

Demirtaş bir süreden beri hapiste. Bedenen içeride olmasına rağmen mektupları, sosyal medya paylaşımları ile dışarıdaki kadar etkili. Hiçbir ülke bir tutuklunun siyasi gündeme bu kadar müdahil olmasına izin vermez. Aklanır, gelir istediği gibi konuşur. Ama burası Türkiye, Öcalan uzun süre bir gazetede herkesin gözleri önünde köşe yazarlığı yaptı. Kimse de çıkıp bu kepazeliğe dur demedi.

Bu ülkede bazı şeyler çok çabuk unutuluyor. Türkiye kırk yıldır terörle mücadele ediyor. Terör örgütü ve uzantıları sayesinde İnsan coğrafyamızda büyük çatlaklar oluştu. Büyük maddi manevi bedeller ödendi. Hukuk devletinde suçluya değil suça bakılır. Herkes yaptıklarının hesabını verir, vermelidir.

Demirtaş'ın bir ayrıcalığı yok, ne fazla ne eksik hukuk ne diyorsa ona göre hareket edilmelidir. Bildirilerle, deklarasyonlarla kimse aklanmaz. Ancak bu yolla yargı kararları ile ilgili şüphe ve tereddüt uyandırılır. Suçlu veya şüpheli ile ilgili bir algı yaratılarak, mağduriyet duygusu etrafında kitleler ajite edilir. Bugün yapılan da budur, dertleri Demirtaş değil, Demirtaş üzerinden bazı kesimleri seferber etmek. Kürtlerde -haksızlığa uğruyoruz-duygusu uyandırarak, genel kitle ve devletle aralarındaki mesafeyi açmak.

Demirtaş'ın açıklamaları üzerine 202 aydın, sanatçı ve yazar bir bildiri yayınladı. Demirtaş'ın silahsızlanma çağrısını önemsediklerini, belirttiler. Oysa Demirtaş cephesinden çok fazla değişen bir şey yok, çünkü PKK'ya silah bırakma çağrısı yapmıyor, tüm taraflara yani devlete de yapıyor. Çözüm sürecinde de Örgüt sözcüleri "önce devlet silah bıraksın" demişlerdi. Devlet zor ve silah kullanma tekelini elinde bulundurduğu için devlettir. Tüm taraflar silah bıraksın demek, devletle PKK'yı aynı sepete koymaktır. Bu mudur değişim? Doğru çağrı, Türkiye'de demokratikleşme yönünde önemli adımlar atılmıştır, talep ve isteklerimiz karşılanmıştır, PKK varlık gerekçelerini kaybetmiştir, diyebilmektir. Bunca değişime, düzenlemeye, demokratikleşmeye rağmen hala Kürt meselesi var demek, biz devlet istiyoruz demektir. Hedefi Türkiye'nin demokratikleşmesi olan bir örgüt dört ülkede faaliyet göstermez. Bu, PKK ve bileşenlerinin dört parçalı Kürdistan'ı birleştirerek, birleşik büyük Kürdistan'ı kurma hayalinden vazgeçmediklerini gösterir. Hala bir Kürt meselemiz var diyenler, bu yolu açmaya çalışanlardır. Etnik ayrılıkçı hareket, bir lider hareketidir. Örgütün ruhu Öcalan'dır. Öcalan yaşlandı, yerine yeni bir lider hazırlamak gerekiyor. Bu şamatanın arkasında biraz da bu gerçek var. Demirtaş'a bir hikâye yazdırılıyor, iktidar da öngörüsüzlüğü ile buna çanak tutuyor.

  • YORUMLAR
  • FACEBOOK
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Bu mudur devlet aklı? - 01 Temmuz 2025
  • Devlet aklı kimin aklı? - 30 Haziran 2025
  • Uyanın ey Mısırlılar! - 27 Haziran 2025
  • Adalet yoksa… - 25 Haziran 2025
  • İslam, demokrasi diktatörlük - 23 Haziran 2025
  • Öcalan'ın sözcüleri… - 20 Haziran 2025
  • Apo'nun peşinde kurtuluş aramak - 18 Haziran 2025
  • İran dersleri - 17 Haziran 2025
  • Yeni bir despot liderler çağı - 14 Haziran 2025
  • Cübbeli cehalet - 10 Haziran 2025
  • Adalet gecikir ama asla şaşmaz - 08 Haziran 2025
  • Dini söylemin insanileştirilmesi - 07 Haziran 2025
  • Emri hak vaki oluncaya kadar… - 02 Haziran 2025
  • CHP'ye operasyonlar neyi hedefliyor? - 28 Mayıs 2025
  • PKK bahane - 25 Mayıs 2025
  • Hani tasfiye şartsızdı? - 22 Mayıs 2025
  • Endişe etmekte haksız mıyız? - 19 Mayıs 2025
  • PKK aslında ne demek istedi? - 14 Mayıs 2025
  • Bir gün milliyetçileri ikna ederlerse… - 12 Mayıs 2025
  • Denetimsiz güç ve yozlaşma - 09 Mayıs 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 16
ilan.gov.tr
Köşe Yazarları
HADİ ÖNAL
HADİ ÖNAL
Bizim Olan; Ama Bizim Olmayan Madenlerimiz
PROF. DR. SABAHATTİN DEVECİOĞLU
PROF. DR. SABAHATTİN DEVECİOĞLU
Futbolun Yumuşak Gücü: Traktör FK
METİN AKGÜN
METİN AKGÜN
Muharrem Ayı
DR.HASAN YAĞAR
DR.HASAN YAĞAR
HİLAFET ÜZERİNE BİR KAÇ SÖZ
CEZMİ ORKUN
CEZMİ ORKUN
KİMİN UMURUNDA!
AV.DR.İRFAN SÖNMEZ
AV.DR.İRFAN SÖNMEZ
Bu mudur devlet aklı?
MEHMET ŞAĞBANŞUA
MEHMET ŞAĞBANŞUA
Gardaş
ERHAN DABAK
ERHAN DABAK
Kendimiz çalıp kendimiz oynamayalım…,
Çok Okunan Haberler
Belediye Başkanının, Yanılmaz takıntısı devam ediyor
Belediye Başkanının, Yanılmaz takıntısı devam ediyor
Eski Maden hastanesi duyarsızlık sonucu kaşla göz arasında satıldı
Eski Maden hastanesi duyarsızlık sonucu kaşla göz arasında satıldı
Vatandaşlar, 87 Yıllık Devlet Hastanesinin satışının iptalini istedi
Vatandaşlar, 87 Yıllık Devlet Hastanesinin satışının iptalini istedi
Ana Sayfa
Gündem
Siyaset
Ekonomi-STK
Kültür - Sanat/Eğitim
Emniyet-Adliye
Sağlık - Yaşam
Spor
Manşet
Video Galeri
Yazarlar
Köşe Yazarları
Video Galeri
Biyografiler
Yerel Haberler
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Asayiş
  • Çevre
  • Dünya
  • Genel
  • Gündem
  • Siyaset
  • Spor
  • Teknoloji
  • Video Galeri
  • Yazarlar
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Yerel Haberler
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Sitene Ekle
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim