30 Ağustos
30 Ağustos Zafer Bayramı Türk tarihi açısından destansı bir öneme sahiptir. Türklerin yeniden doğduğu bu anlamlı günü her yıl kutluyor olmamamız da eminim ki hepimiz için çok kıymetlidir. Bizler bu zaferle birlikte tüm dünyaya bir kez daha yenilmez olduğumuzu gösterdik. Bu açıdan özgürlüğümüzün zaferi olan 30 Ağustos zafer bayramını hangi şartlarda kazandığımızın bilincinde olmamamız gerekiyor. Fakat bizler ne yazık ki bağımsızlık uğruna kazandığımız bu güzel zaferin yeterince farkında değiliz. Çünkü Toplum olarak Hiçbirimiz Özgür değiliz düşüncelerimiz yüzünde yargılanıyoruz ya da birbirimizi dışlıyoruz. Empatinin ve saygının olmadığı bir toplumda yaşamanın bana göre en kötü tarafı ifade özgürlüğünün olmamasıdır. Ve bu durum ne yazık ki bizim susmamıza neden oluyor. Ben susmanın her zaman çok büyük bir ıstırap olduğunu düşünmüşümdür ve bizim ülkece bu ıstıraptan kurtulmamız gerekiyor. Bu ıstıraptan kurtulmanın yolu ise birlik ve beraberlikten geçiyor.
Biz bir bütünüz
Konya ilinin Karatay ilçesinde bulunun lale tarlalarını hiç duydunuz mu? Orada birbirinden farklı rengârenk laleler yetişiyor ve görüntüsüyle muhteşem bir görsel şölen sunuyor. Türkiye’de bahsettiğim lale tarlaları gibi birbirinden farklı düşüncelere sahip insanlarla adeta bir bütün oluşuyor. Bu muazzam bir durum ve ben her zaman iyi ki bu ülkede yaşıyorum diyorum. Çünkü bu ülkenin çok büyük fedakârlıklarla kurulduğunun farkında ve bilincindeyim. Bu büyük zaferin yıldönümünde, başta Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile vatanı uğruna canlarını feda eden şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun. Ne mutlu Türküm diyene.