Geçtiğimiz günlerde AK Parti Milletvekili Mahmut Rıdvan Nazırlı’nın basınla tanışma toplantısına davet edilmiştik.
Kendisini tanımadığım için bir iki köşe yazımda da eleştirimin odağında olan Milletvekili Nazırlı ile tanışmak ve söyleyeceklerini dinlemek için toplantıya katıldım.
Toplantı öncesi yaptığım sohbet ve basın mensuplarına yaptığı açıklamaları bende olumlu izlenimler oluşturdu.
….
Benim, AK Parti karşıtı olduğumu düşünenlerin AK Partili bir milletvekili hakkında hem de eleştiri yaptığım milletvekili hakkında olumlu izlenim yarattı ifadem şaşkınlık yaratabilir.
Valla… Sayın Milletvekili ne okudu ne üfürdü.
Kendisi doğal hali ile kendisini anlaşılan dille anlattı.
Bende bu doğal yaklaşımı ve söylemleri karşısında samimi olduğuna inandım.
….
Son köşe yazımda Milletvekili Nazırlı ile ilgili hafta sonları yaptığı vatandaş buluşmalarında gösterdiği doğal tavırlarının siyasette farklı bir profil ve anlayış katacağını yazmıştım.
Sohbetim esnasında siyasi anlayışında net olması bu kanaatimi daha da güçlendirdi.
…..
Tabii… Zamanla düşüncelerinde ve uygulamalarında değişiklik göstermez ise…
İlk başlarda Sayın Nazırlı gibi başlayıp sonra pes eden bir çok siyasetçilere şahit olduk.
Endişemiz zaman içerisinde etrafında örülecek menfaat ve çıkar gruplarının etkisinden ne kadar etkilenmeyeceğidir.
…..
AK Parti ile ilgili yanlış uygulamaları eleştiren biri olarak seni ne etkiledi...? diye sorarsanız…
Birincisi eleştiriye açık olması.
Genç yaşına rağmen hoşgörü kültürünü ön planda tutması.
Kendisi hakkında sert yazılar yazanlara karşı kırgınlığı olsa bile hoşgörüsünü kaybetmemesi eleştiriyi yapan kişiye karşı elini uzatması.
O kişinin kendisini anlamaya çalışmasını sağlaması.
Sonuçta Milletvekilidir.
Birileri gibi takmaya bilir.
O kim ki; diyebilir.
Eleştiri yapanlara sert tutumunu sürdürebilirdi.
…..
Aynı yaş kategorisinde bir başka makamı işgal eden Türk malı yerli zat ile kıyasladığımızda arada ki dağlar kadar fark kendisini gösterdi.
Türk malı yerli zat gibi, oturduğu makamın etkisi ve gücü sayesinde güç zehirlenmesi yaşayarak işinin hakkını vermek yerine Elazığ’ın 30-35 yılının siyasetine işi olmamasına rağmen hükmetmeye kalkmıyor?
Türk malı yerli zat gibi, oturduğu makamın etkisi ve gücü sayesinde güç zehirlenmesi yaşayarak kendisini eleştirenlere tahammül göstermeyip, geldiği yeri unutup üst perdeden hakir görerek onlar kim ki demiyor?
Türk malı yerli zat gibi oturduğu makamın etkisi ve gücü sayesinde güç zehirlenmesi yaşayarak insanların kendisine kul köle olması, şakşakçılık yapmaları için “Dava” adına hak, adalet ve şeffaflıktan bahsetmesine rağmen milletten topladığı gelirlerle sanki cebinden harcıyormuş gibi kurumun imkanlarını sonsuza kadar sunmuyor?
…..
Aynı yaş kuşağında iki siyasetçi arasındaki anlayış ve hizmet farkını görünce, eleştirdiğimiz Milletvekili Nazırlı’yı gösterdiği hoşgörü ve anlayışından dolayı kutlamak istiyorum.
Hani derler ya, “Ummadığın taş baş yararmış”
Evet… Sayın Nazırlı, eğer dik duruşunu, düşüncesini, hoşgörü kültürünü 5 yılda kaybetmez ise Elazığ’da “Ummadığın taşla nasıl baş yarılırmış” gösterecektir.
Bu konuda toplantıda sergilediğiniz samimiyetinize inanarak, Elazığ için ortaya koyacağınız siyasetin destekçisi olacağız.
Kamuoyunun AK Partiyi eleştiren biri olarak gördüğü bizi, doğru siyaset, Elazığ için kalbi atan, dik duran, farklı düşüncelere saygı duyan, partisi kim olursa olsun her siyasi ile yol yürüyeceğimizi de bu sayede öğrenmiş olurlar.
İnşallah değişmezsiniz. Sayın Nazırlı…
Yazımın sonunda okurlarımızın ve Elazığ halkının Kurban Bayramını kutlar sağlıklı ve mutluluk dolu günler rabbim nasip etsin temennisinde bulunmak istiyorum